Nazım Hikmet'in ciddi olarak aldığı ilk şiir eleştirisi, kız kardeşinin kedisi için yazdığı Samiye'nin Kedisi şiiri içindir. Nazım Hikmet Heybeliada Bahriye Mektebi'nde okurken, öğretmenlerinden biri de Yahya Kemal'dir. Nazım Hikmet'in Yahya Kemal'e gösterdiği birkaç şiirden Samiye'nin Kedisi'ni okuyan Yahya Kemal: "Bu şiir için bir yorum yapmadan önce, kediyi bir görmeliyim" der. Yahya Kemal'in amacı kediyi görmek değil, kendisini eve davet ettirmektir çünkü; Yahya Kemal, Nazım Hikmet'in annesi Celile Hanım'dan hoşlanmaktadır. Her neyse, amacına ulaşan Yahya Kemal, kediyi görünce şunları söyler: "Sen bu pis, uyuz kediyi böyle övmesini biliyorsan, ileride iyi bir şair olacaksın."
"Bir kadının alabileceği “en güzel” mektupları alır Piraye, Nâzım’dan on iki yıl boyunca.. Lâkin merhamet yanı ihlâl edilmiş her bencil aşk gibi, teselli çizgisi bazen çekilmemiş mektuplardır bunlar: “Ve benim aşkımda merhamet yok ki teselli olsun..” Ve bir şair “dünyanın en güzel yüzünü bembeyaz bir yatağın üzerinde” ağlatıp durmaktadır.
Vaatler vaatler sonra… “Seni öyle mes’ut edeceğim ki kötü günlerin hatırasını bile bahtiyarlıkla anacaksın!..
Böyle vaatler her zaman tehlikeli değil midir?
Niye ki bunca vaat?.. Çünkü zamana karşı dayanıklılığı daima şüphe götüren aşkın, en büyük düşmanı zamansa, bir büyük düşmanı da yaşanmamışlık. Nâzım yazdıklarında samimîdir elbet. Az boz bir aşk değildir onunki. Çünkü âşıktır, üstelik şairdir. Ama doğrudur şairlerin kötü âşıklar olduğu. Çünkü şiir, şuur hâlidir. Şuur akıllılık demektir. Aşksa hepi topu bir cinnettir."
Can verme sakın aşka aşk afeti candır
Aşk afeti can olduğu meşhuru cihandır
Sakın isteme sevdayı gam aşkta her an
Kim istedi sevdayı gamlı aşk ziyandır
Her ebrulu güzel elinde bir hançeri honriz
Her zülfü siyah yanında bir zehirli yılandır
Yahşi görünür yüzleri güzellerin emma
Yahşi nazar ettikte sevdaları yamandır
Aşk içre azap olduğu bilirem kim
Her kimseki aşıktır işi ahü figandır
Yadetme güzel gözlülerin merdümi çeşmin
Merdüm deyip aldanma kim içtikleri kandır
Ger derse Fuzuli ki güzellerde vefa var
Aldanma ki şair sözü elbette yalandır.
Can verme sakın aşka aşk afeti candır
Aşk afeti can olduğu meşhuru cihandır
Sakın isteme sevdayı gam aşkta her an
Kim istedi sevdayı gamlı aşk ziyandır
Her ebrulu güzel elinde bir hançeri honriz
Her zülfü siyah yanında bir zehirli yılandır
Yahşi görünür yüzleri güzellerin emma
Yahşi nazar ettikte sevdaları yamandır
Aşk içre azap olduğu bilirem kim
Her kimseki aşıktır işi ahü figandır
Yadetme güzel gözlülerin merdümi çeşmin
Merdüm deyip aldanma kim içtikleri kandır
Gel derse Fuzuli ki güzellerde vefa var
Aldanmaki şair sözü elbette yalandır.
Romeo ve Juliet'in ölümsüz aşkı... Asırlarca birçok diziye ve filme esin kaynağı olmuş, defalarca sahnelenmiş , artık üzerine, halk arasında deyimler dahi oluşturulmuş o ebedi aşk...
Romeo ve Juliet, William Shakespeare'in 1591 ile 1596 yılları arasında yazdığı düşünülen en ikonik aşk hikayelerinden birini anlattığı tiyatro eserlerinden
Herkese merhabaa
Usta şair ve tiyatro yazarı William Shakespeare'ın Rome ve Juliet eserinden bahsetmek istiyorum.
William Shakespeare'ı 2018 yılında soneleri ile tanıdım ve 2019 yılında Rome ve Juliet'i okuma fırsatı yakaladım o kadar derin bir eserdi ki sonunda ilk okuduğumda çok ağlamıştım. Bu kez okuduğumda yine aynı şeyleri yaşadım gerçekten
Can verme sakın aşka aşk afet-i candır
Aşk afet-i can olduğu meşhur-u cihandır
Sakın isteme sevdayı gam aşkta her an
Kim istedi sevdayı gamlı aşk ziyandır
Her ebruli güzel elinde bir hançer-i hunriz
Her zülf-ü siyah yanında zehirli yılandır
Yahşi görünür yüzleri güzellerin emma
Yahşi nazar ettik de sevdaları yamandır
Aşk içre azap olduğu bilirem kim
Her kimse ki aşıktır işi ah-ü figandır
Yad etme güzel gözlülerin merdüm-i çeşmin
Merdüm deyip aldanma kim içtikleri kandır
Ger derse Fuzuli ki güzellerde vefa var
Aldanma ki şair sözü elbette yalandır
Kitapta, bir şairin elinde kalem ve defterle her şeye elveda dediği andan itibaren zamanın içinde sıkışan insanların olduğu bir kurgunun içine çekiliyorsunuz.
Toplumda belli bir kariyer edinmiş, işinde gücünde bir vatandaş olan karekter sorumluluğunu aldığı bütün vasıfları bir sabah evinden çıkarken arkasında bırakıyor. Kurulu bir düzenin
"...Her kimseki aşıktır işi ahü figandır
Yadetme güzel gözlülerin merdümi çeşmin
Merdüm deyip aldanma kim içtikleri kandır
Gel derse Fuzuli ki güzellerde vefa var
Aldanmaki şair sözü elbette yalandır."
Fuzuli