Hep baskı, hep üsteleme, hep zaman darlığı, hep gözünün önüne tuttukları saat...
Sayfa 81 - Can YayınlarıKitabı okudu
Sürekli bir şeyler yapmak "zorundaydı" insan
Sayfa 81 - Can YayınlarıKitabı okudu
İkisi birden olmuyordu: Hem dünyadan öç almak, hem dünyada kalıp yaşamayı sürdürmek.
Sayfa 69 - Can YayınlarıKitabı okudu
Bir kez bile Carolina'dan yana bakmadım, buna zorladım kendimi, bakmayı neredeyse yasak ettim kendime, sanki zamansız bir bakış fırlatırsam sonunda onu gene de kaybedermişim gibisinden bir boş inançla.
Sayfa 45 - Can YayınlarıKitabı okudu
Yükselmek hiç sorun değildi. Ama sonra yere nasıl inerdi insan?
Sayfa 10 - Can YayınlarıKitabı okudu
İkisi birden olmuyordu: Hem dünyadan öç almak, hem dünyada kalıp yaşamayı sürdürmek.
Sayfa 69 - Can Yayınları
Herr Sommer
Daha ağaçlara tırmandığım zamanlardı...
Çok, çok zaman geçti aradan, nice yıllar, onyıllar;
boyum bir metrenin azıcık üstündeydi, yirmi sekiz numara ayakkabı
giyiyordum ve uçacak kadar hafiftim –hayır, yalan değil;
o zamanlar gerçekten uçabiliyordum– ya da en azından
ramak kalmıştı uçmama...
Daha doğrusu, çok yürekten istemiş ve gerektiği
Sayfa 9 - Can YayınlarıKitabı okuyacak
Güzel düşlerdi gerçi,ama -yakınmak gibi olmasın-bir yerde düşten başka birşey değildi işte ;bütün düşler gibi bi de,insanın gönlünü gerçekten doyurmuyorlardı.
"...ah, sanırım çocukluğumun en büyük bölümünü ağaçlarda geçirdim ben, ağaçlarda yemek yedim, kitap okudum, yazdım,uyudum,...."
Ama 'klostrofobi' ile 'odasında oturamamak' aynı şeyse, 'odasında oturamamak' da 'dışarıda dolaşamadan edememek'le aynı şeyse, o zaman dışarıda dolaşmadan edememek de klostrofobiyle aynı şey olur...O zaman da klostrofobi gibi güç bir sözcük yerine kolayca 'dışarıda dolaşmadan edememek'denebilirdi.Ama o zaman annemin de 'Herr Sommer klostrofobisi olduğu için dışarıda dolaşmadan edemiyor yerine 'Herr Sommer dışarıda dolaşmadan edemediği için dışarıda dolaşmadan edemiyor,'' demesi gerekirdi.
Böylece aklım karışıp biraz başım dönmeye başlayınca yeni öğrendiğim bu çetrefil sözcüğü de, onunla ilişkili olan her şeyi de çabucak unutmaya çalıştım.Yerine, Herr Sommer'in hiçbir hastalığı ve bir şey yapmadan edememek gibi bir derdi olmadığını, dışarıda dolaşmaktan hoşlandığı için, yalnızca onun için dışarıda dolaşıp durduğunu düşündüm; tıpkı benim ağaca tırmanmaktan hoşlandığım gibi.Herr Sommer zevki için, keyfi için dışarıda dolaşıyordu, bu böyleydi ve başka türlü olamazdı.
Sayfa 35Kitabı okudu
Ancak ne paltomun düğmelerini çözdüm, ne de gerçekten havalanıp uçtum.Uçmaktan korkuya kapıldığım için değil, nasıl ve nereye ineceğimi, bırakın onu, bir daha yere inip inemeyeceğimi bilmediğimden.Yükselmek hiç sorun değildi.ama sonra yere nasıl inerdi insan?
