Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.2
Etini Acıtmak
Elektrik Elektronik Mühendisi ORHAN MURAT BAHTİYAR; New York National Academy ( Ulusal Akademi ) ve New York School of Visual Arts ( Görsel Sanatlar Okulu ) eğitim almış. Ankara, İstanbul, New York 'ta Karma Fotoğrafçılık dalında sergilere katılım sağlamış. Yaratıcılık ve yeteneklerinin ürünü birde kısa bir filmi New York
Orhan Bahtiyar - Etini Acıtmak
Selamm
Bugün sizlere güzel bir Öykü kitabıyla geldim, öykü kitabı okumayı sevenlere güzel bir öneri olsun. Ben severek okudum.
İçimizden, bizden hayattan hikayeler oluşu ise kitabı daha bir özel kıldı benim için.. Yazarın anlatımı ile âdeta içine çekiyor..
İçerisinde 11 farklı hikaye var ve her biri insanin yüreğine dokunuyor özellikle bazılarını daha çok sevdim. Etkileyici hikayelerdi.
Türü sevenlere tavsiyemdir..
Kitapta bulunan Öyküler
●Serin bir Cumartesi
●Pırlantanı da taksana
●At Adam
●Süt, Çamur ve Beton
●Daha Modern Zamanlar
●Huzur Apartmanı, No.6
●Bir Kaplumbağa ve Bir Kelebek
●Bile İsteye
●Lütfen Yiyecek Vermeyiniz, Daha Önce Beslendiler
●Bir Anlık Bir Şey
●İstenmeyen Şeyler
·
Puan vermedi
https://1000kitap.com/yazar/i126439Selam size bu sefer öykü kitabı ile geldim.
Ben öyküler ile başka başka hayatlara yolculuk yapmayı seviyorum.Bir kızın babası için yapabileceği şeylerin sınırı olmadığını "süt,çamur ve beton"okurken anladım.Hatta aynı öyküyü tekrar okudum ve hissettim.
.İş verenin kendinden büyük patrona yalakalık yapışıni okurken içimden acıma hissi geçti.
Eyyy para sen nelere kadirsin demeden duramadım.
Huzur Apartmanı no:6 da sıcacık bir öykü oturulan sofra yüreğinizi ısıtıyor.Teypli kasetli dönemlere gidiyoruz.
80'li yıllarda doğanlar hatirliyormusunuz o teyp ile kaset dinleyip aynı anda 2 düğmeye basıp ses kaydı aldırdığınız günleri Bazen bir gece kulübünde hayata tanıklık ederken bazende sokaklarda kağıt toplayıp aynaların koku getirmediğini unutuyoruz.
Kısaca hayatın içinden günlük telaşlarimizdan yaşamın tam ortasinda akıcı ve akılda kalıcı bir kitap okudum.Betimlemelerin dozunda olması benim gibi betimleme seven bir okur için harikaydi.
"insanlar ikiye değil üçe ayrılıyor bence.Yaşayanlar,yaşamayanlar ve kendine ait bur yaşam kuramayanlar."
Daha fazlasi ve neler neler sıcacık öyküler de buluşalım diyorum.
Yine çok gerildiğim çok heyecanlandığım ve sonunu aşırı aşırı merak etmem nedeni ile gece üçe kadar bir çırpıda okuyup bitirdiğim Yaprak Öz eseri.
Daha önce Berlinli Apartmanı'nı yorumlamıştım, aynı haz ve keyif ile bu kitabını da tamamladım.
.
Ev hanımı, terzi, anneanne ve komşularının biricik ablası olan Yıldız Alatan polisiye roman ve dizilere çok meraklı bir kadındır. Zonguldak' ın Kozlu ilçesine bağlı bir belde de uzun yıllardır maden mühendisi eşi ile huzur içinde yaşamaktadır. Komşuluk değerlerine çok kıymet veren ve hemen hemen tüm zamanlarını onlarla geçirmekten zevk alan bir kadın. Bir gün Kılıç beldesine bir başka mühendis Selçuk ve eşi Nazan'ın taşınması ile olaylar başlar. Ve baş kahramanımız Yıldız abla izlediği dizi ve romanlardaki dedektifler gibi olayların peşine düşer.
Dediğim gibi yazarın okuduğum ikinci kitabı Farahnaz'ın Çiçeği. Ve iki kitabında da güçlü, kendi ayaklarının üzerinde duran, akıllı ve cesur kadın karakterlerinin ana karakter olması bir kadın olarak çok ruhumu okşamakta. Her ne kadar "katil kim?" sorusunun cevabını ellili sayfalarda bulsam da olayların gidişatını anlatması verdiği heyecan, gizem ve ruh tahlillerini öyle güzel anlatıyor ki yazar katili bile bile aynı heyecanla okumayı sürdürüyorsunuz.
Velhasıl gerilim/aksiyon türü seviyor ve yeni kalemlerle tanışmayı istiyorsanız Yaprak Öz'ün bu kitabını da canı gönülden tavsiye ediyorum.
Okumak bütün her şeyin içinde bulunduğu ve zaman içinde genişlemeye devam eden bir “evren”ise roman,öykü,masal,tiyatro,deneme,
fıkra,makale, biyografi gibi yazım türleri de evrenin içinde yer alan ve sonsuz tabir edilen “uzay” olsa gerektir.
Öyküler nedense romandan hep ayrı bir yerde durur, okuru da bence kendine hastır.
Kimi öyküye önyargıyla yaklaşır, romandan aldığı tadı öyküde bulamayacağına inanır.
Benim içinse öykü okumak, başka hayatlara açılan pencerelerin küpeştelerine konan kuşlar misali …
@ithakitürkçeedebiyat bünyesinden çıkan Mert Balaban’ın “Müjdemi İsterim” isimli öykü kitabına kanat çırptım bu sefer.
Yazar on öyküsü ile öznesi farklı ama eylemi benzer olan bambaşka hayatlara davet ediyor bizi.
Her birinde ayrı bir duyuş yaşayacağınız öyküler arasında kurgusu ve anlatım tekniği ile “Huzur Apartmanı” benim favori öyküm oldu.
Etini Acıtmak / Orhan Murat Bahtiyar
“İnsanlar ikiye değil, üçe ayrılıyor bence:
Yaşayanlar, yaşamayanlar ve bir de kendine ait bir yaşam kuramayanlar.”
Kapak resmi ve ismiyle dikkatimi çeken #etiniacıtmak kitabını Her Ay Kitap Okuyanlar etkinliğinde görünce ben de temin edip eşlik etmeye karar verdim. Birbirinden etkileyici 11 öykü yer almakta kitapta. Öyküleri okuyunca gerçekten ismine yaraşır bir kitap dedirtti bana.
Gün geçmiyor ki canımızı yakan, içimizi kavuran, etimizi acıtan haberlere tanık olmayalım. Yazar gerçek hayatlardan izler taşıyan kesitleri kaleme dökmüş. Duyun, görün, unutmayın istemiş.
Yalın bir dil ve çarpıcı kelimelere kalemi alınmış bu öyküleri gönül rahatlığıyla tavsiye ederim.
Yeni kitaplarda buluşmak üzere, mutlu akşamlar.
Her öyküyü tek tek anlatamam fakat içerisinde bulunan öykülerin isimlerini bırakabilirim.
Serin bir Cumartesi
Pırlantanı da taksana
At Adam
Süt, Çamur ve Beton
Daha Modern Zamanlar
Huzur Apartmanı, No.6
Bir Kaplumbağa ve Bir Kelebek
Bile İsteye
Lütfen Yiyecek Vermeyiniz, Daha Önce Beslendiler
Bir Anlık Bir Şey
İstenmeyen Şeyler