Halbuki şimdiki bilgileri içinde bile açık seçik görebiliyordu, çocukluğunu şevkle, coşkuyla yaşayamayan insanlardan oluşan toplumlar, gelir düzeyleri ne kadar yüksek olursa olsun, fakirdiler ve fakir kalmaya mahkûmdular.
Birinin tutuklu olup, niyetinin yalnızca kaçmak değil– ki mümkündür bu– bir de ve aynı zamanda hapishaneyi şehvet sarayına dönüştürmek olması gibidir bu. Eğer kaçarsa, hapishanedeki değişikliği yapamaz, ama değişikliği yaparsa da kaçamaz.
Ego demirden bir duvardır. İnsanları birbirine yabancılaştıran önyargılarıdır. Birbirine düşman eden düşüncesizliktir. Yaşama dair ne varsa yok eden sevgisizliktir.
Gideceğin yolu geçmişin sana kattıkları değil, hayata bakış açın belirler. Başına gelen musibetlere değil, o musibetlere nasıl yaklaştığına bağlıdır yolculuğun.