Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sahip olmak ya da olmak 3
Sahip olmak" şeylere, nesnelere ilişkindir ve bunları görüp, tutmak ve de tanımlamak kolaydır. "Olmak" ise, yaşantılara ve bazı içsel süreçlere dayandığı için, dile gelmesi, tanımlanması- zor ve hatta imkânsızdır. Kişilik dediğimiz, dışa vuran yanları- mızı, yani taşıdığımız maskeleri tanımlamak mümkündür. Çün- kü bu, dışlaşmış bir
Sahip Olmak yada olmak 2
→"Sahip olmak" kökenli davranış biçimi mülkiyet ve kazanç temellerine bağlı olduğu için, iktidara ulaşmak, hatta ona bağım- lı olmak tutkusundadır. Bir canlının egemenlik altına alınıp, de- netlenebilmesi ise, onun isteklerini kıracak bir şiddet kullanıl- masını gerektirir. Özel mülkiyet de, mallarımızı bizden almak isteyenlere karşı
Reklam
İhtiraslar tatmin edicidir ama ihtiyaçlar önceliklidir. Bu ikisi arasındakı kırmızı çizgiyi doğru yerden çizdiğin zaman fayda olur. Fayda iktisadin temel kuralıdır. youtu.be/_v4OP3SZi1M?si=...
Türkçü camianın günümüz de halen devam eden, kıralcı, cahil ve takım elbise giyinip poz vermeyi dava sananlardan günümüzün Türkçülerinin ağzı yandığı gibi, Atsız Bey'inde canını sıkmış besbelli. belki de yetişecek olan Türkçülere bir nasihat olarak bu "Deve uçtu" örneği verilebilir. Ne yazık ki bizim camiada, şahsi ihtiraslar ve tabii şahsi olan birçok şeyler davadan çok daha mühim oluyor. Türkçülüğü kullanıp yükselmeye çalışanlar bir iki başıbozuk tarafından alkışlanarak yerkabuğunun altında ve bir serap için de yaşamağa çalışıyor. Türkçülüğü yükseltmek için yaşayanlarda ATSIZ oluyor.....
Tucecek

Tucecek

@Tucecek
·
21 Mayıs 14:49
1944 olaylarına kadar insanlara inanan bir tabiatım vardı. "Deve uçtu" gibilerinden tabiat kanunlarına aykırı bir şey olmadıkça söylenenlere inanıyordum. 1944'te insanların ne Hint kumaşı yahut Amerikan naylonu olduğunu anladıktan sonra, büyük adam denilenlerin mikrop kadar küçük çapta bulunduklarını gördükten sonra inancım değişti. Şimdi "deve geviş getirdi" deseler inanmıyorum. Çünkü insanlarda geviş getiriyor...
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı kutlu olsun.Gençliğe güvenen ve bu toprakları gençlere armağan eden kurtarıcı ve Kurucu liderimizin anlatan Tek Adam serisini bitirdim. Tek Adam/Şevket Süreyya Aydemir Çocukluğumda,gençliğimde, babamın kütüphanesinde, Şevket Süreyya Aydemir'in ,Suyu Arayan Adam, Toprak Uyanırsa kitapları
Bütün cinayet dosyalarında geçer ,insanlığın parmak izi. Ve bütün intihar mektuplarında.... bileklerimi kesiyor camların yumuşak teni, ellerimde katilin hain hançeri, kalbimde büyüüüükkkkk bir yaşama sevinci ! her yaşayan bana dönüşüyor, her ölen bendim Söylemeyip sustuklarım ,susup söylediklerim kadardım Terazisini buldum
Reklam
Şehirler, yoğun kalabalıklar ve bitmeyen ihtiraslar insana dair bütün güzellikleri tarumar ederken insan içim tutunacak bir dal, huzur bulacak bir mekân bulmak her geçen gün biraz daha zorlaşıyor. •muhitdergi
Ahlak her şeyden önce gelmeli
Ahlakın kaynak konusunda dinî' ve din dışı olmak üzere farklı teoriler bulunmaktadır Din dışı ahlâk teorileri şu bakımlardan eleştiriye tâbi tutulmustur: a) İnsan gerek ruhî gerekse fiziki şartların etkisiyle değişmektedir. Dolayısıyla İnsanın ‘ vaz' ettiği ahlâkî değerlerin mutlak olması mümkün değildir. Duygu, tutku • ihtiraslar olan böyle bir varlıktan her zaman rasyonel bir hareket beklemek isabetli değildir b) Din dışı ahlâk teorileri nihaî ahlâk prensiplerinin doğrulanmasında sabit bir Ölçütten mahrumdur. Bu, sonuçta ahlâkî relativizmi kabule götürür. Ahlâki Relativizm birbirleriyle çelişen iki temel prensipten meselâ adaletle zulüm, doğru ile Yanlış, namusluluk ile namussuzluk gibi davranışların her ikisinin de ayni anlamda Doğru olabileceğini savunmak demektir Oysaki ahlâk prensiplerinin fonksiyonlarını icra etmeleri ancak evrensel olmalarıyla mümkündür. Bu itibarla ahlâkî prensiplerin aşkın (müteâl-transandantal) bir Varlıkla irtibatlandırılmaması halinde evrensellikten söz edilmesi mümkün değildir, bir başka ifadeyle "Mutlak varlik olan Allah'in her seyi mutlak olduğundan, koyduğu değerler de mutlak olmakta böylece değişmez ve sabit değerlere bağlı olarak doğan ahlak ilkeleri de evrensel olmaktadır. Şöyle de denebilir; Eğer insan her şeyi yaratam bir tanrının varlığına inanıyorsa varlık düzeyinde hiç bir şeyin atonomluğuna sahip olduğunu söyleyemez.Eğer bugün bildiğimiz ve tanıdığımız yapıda bir insan olmasaydı, elbette tanıdığımız ve bildiğimiz bir anlamda ahlakda olmazdı
349 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.