Uzun bir yazı, uyarayım.
Riyazüssalihin şerhinde okuduğum cümle aynen şöyle: Hangi kuluna neyi ikram edeceğini Allah bilir.
Birinci ciltte hayır yollarının sayısızlığı başlıklı bölümde geçiyor bu.
Geçen bir hikâyede görünce ekran görüntüsü aldığım şey de şu: "Abid zatlardan Abdullah el-Umert, İmam Malik'e mektup yazarak insanlardan
1- İnsan Çok Zâlim ve Câhildir
Âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:
“Biz emâneti, göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar, bunu yüklenmekten çekindiler, (mes’ûliyetinden) korktular. Onu insan yüklendi. Doğrusu o, çok zâlim (ve) çok câhildir.” (el-Ahzâb, 72)
Âyet-i kerîmede geçen “emânet” umûmiyetle insanın Rabbine karşı mes’ûliyetini yâni
İnsanın Kur'ân-ı Kerim'de Geçen 7 Zayıf Noktası..
Cenâb-ı Hak, insan fıtratına fücûr ve takvâ tohumlarını ekmiş ve ona her iki alanda da terakkî ve tedennî imkânı sunmuştur. Bu bakımdan insan hâlet-i rûhiyesinin müsbet ve menfî olmak üzere iki vechesi bulunmaktadır. Kur’ân-ı Kerîm’de insanı nefsin vartalarına düşmekten korumak, onu
İmam-ı azam r.a Vefatı 6 MAYIS 765
HAYATI
İmam’ın ismi en-Nu’mân.Baba adı “Sâbit”, künyesi “Ebû Hanîfe” en meşhur lakabı “el-İmâmu’l A’zam”dır. Şeceresi: en-Nu’mân b. Sâbit b. Nu’mân b. Merzubân b. Zûta b. Mâh şeklindedir.
Çoğunluk Kûfe’de doğduğu kanaatindedirler. Doğum tarihinde Abdulmelik b. Mervân (ö.86/705) döneminde doğduğu şeklindeki