Çağdaş beden bütünü olmayan parçalardan oluşur. Pazar, bedenin sarmala dönüşen bu parçalarının tamamlanmasını yüksek kâra dönüştür. Fakat birey için bu, sonsuz beden kombinasyonu kadar sınırsız yıkıcı bölümlerdir de.
Durmak yalnızca geride değil; dışarıda da kalmaktır. Beğenilenler çemberinin dışında kalmak, modern bireyin başına gelebilecek en korkunç felakettir. Bu nedenle kullanıcısına uyum ve aidiyet ruhunu aşılayan maskeler, kolayca takılıp atılabilir birer kimlik uzantısı olarak işlev görür.
İbadet vecdi ve ulvi kurtuluş iştiyakıyla gidilen spor salonları, tüketilen zayıflama hapları, harfiyen uyulan diyet programları, huşuyla kullanılan makyaj setleri -tüm bunlar ve daha fazlası teni pürüzsüzleştirme ereğini taşır. Öte yandan modern kültür, sürekli değiştirmeye zorladığı yüceltilmiş beden politikasının gerisinde, kaçınılmaz zamansal aşınmaya çözüm bulamamanın ruhsal gerilimine sahiptir. Teni / yüzeyi düzeltmeye dönük her girişim, bu sebeple tini yıpratır. Bunun sonucunda toplum içinde özümsenebilir bir yer edinmeye çalışan birey, kendi bedeni içinde hapsolur ve çevresinden giderek soyutlanır. Ya da anlamsız kalabalıkların içinde hedefsiz ve tatminsiz hazzın içinde kaybolur.