Karanlık gökyüzü Rüzgârlar eser Şimdi eylüldür kaldırımlarda gezen İhtiyarlığın hüzünlü yürüyüşüdür İlkbahardan arta kalan Ve nisanın seksen yaşıdır Dökülürken birer birer yapraklar, Bir şeyler hayatımızdan Kaldırımlara dökülür Sürer içimde yüzyıl yolculuğum Eylüllerde...
Sayfa 33
Seni bilirim seni, kutsal buğday başağı.
Sayfa 29 - Ne güzelsin sen..
Reklam
Ötelere giden bir yol var biliyorum Geçmek gerek bütün zaman denizlerinden Sabır ırmakları akmalı içimizde Ulaşmalı bütün iklimlere sevdamız
Sayfa 27
Bir kurşun geceyi tam ortasından böler Geçit vermez kimseye Bingöl dağları Kimsesiz olan benim dağlarda, Yıldızlar, çobanlar Ozanların anlattığı gibi hiç değil
Sayfa 23
Biz güneşi sevdik, ışığa koştuk Sonra destanlar gibi yaşadık yalnızlığımızı O selamsız sabahsız kalabalıklar içinde Yalnız kahramanların türküsünü söyledik İnandık öylecene, sonuna kadar... Sonuna kadar sevdik, gün geldi öldük Arkamıza bakmadan yürürken ışığa doğru İçimizde hiç bitmeyen bir sesti haykıran Binlerce yıl beklemeye değer mi dirilmek için Bugünden ölümsüzlüğe yürümek varken.
Sayfa 17
Bir destan yazsam Aybala kızlarına Hazar'ın kıyısından bir çift turna uçursam göklere Yıldızlarla insem uçsuz bucaksız bozkırlara Ulu Bilge atamın ellerine uzansam
Sayfa 15
Reklam
376 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.