İmparatorluğa Mersiye
Osman Yüksel Serdengeçti
Bin yıl oldu toprağına basalı
Hayli oldu kılıçları asalı,
Bülbüllerin onun için tasalı, Sazlar kırık, ayar tutmaz telleri,
Biz neyledik o koskoca elleri? Yol görünür, hakan emir verirdi,
Dalga dalga ordularım yürürdü,
Hamlemizden dağlar taşlar erirdi, Dolu dizgin aştık nice belleri,
Biz neyledik o koskoca elleri? Yıldız doğar, talihimiz belirir,
Sabah olur, ulufeler verilir,
Bir seferde dört krallık serilir, Al al ettik, kara kara tülleri,
Biz neyledik o koskoca elleri? Ferman çıkar, dal kılıçlar takınır,
Meydanlarda Rabbe dua okunur,
Gölgemizden bütün cihan sakınır, Andırırdık coşkun akan selleri,
Biz neyledik o koskoca elleri? Kosovalar, Plevneler bizsizdir,
Yosun tutmuş camilerim ıssızdır,
Boynu bükük minareler öksüzdür, Açmaz olmuş kızanlığın gülleri,
Biz neyledik o koskoca elleri? Hali görür, geleceği sezerdik,
Bir zamanlar ta Vistül’de gezerdik.
Haritayı biz kendimiz çizerdik, Fetheyledik deryaları, çölleri,
Biz neyledik o koskoca elleri? Rodopların ak başları yaslıdır,
Serdengeçti gönül, artık usludur,
Rüzgarları bile matem seslidir, Zafer,zafer der, eserdi yelleri,
Biz neyledik o koskoca elleri?