Şimdi, fena halde ATTİLÂ İLHAN... Attilâ İlhan: Açalım parantezi: Doğumu 1925, Menemen... Ortaya o minik çizgiyi - tireyi koyalım - Ölümü 11 Ekim 2005, İstanbul... Kapayalım parantezi... Gelin görün ki, kapanmıyor parantez. Kapamak istemiyorum parantezi. Çünkü Attilâ İlhan’a fena halde ihtiyacımız var! “Memleket bir kurtlar sofrasına döndü
Der Ki Tarih Kuzey'in Politik Gücünün Unsurları
Bu gücü sağlayan unsurları şu şekilde sıralar isek; Coğrafyanın olumsuz şartları kuzeylileri arayışlara yöneltti. Beslenme şekilleri uzun bir zaman diliminden sonra lehlerine oldu. Zorunluluk onları üretmeye yöneltti. Doğal şartların zorluğu her defasında bir sonraki nesli, bir öncekine göre güçlü kıldı. Sermaye birikimi, teknolojik ilerleme için ana kaynak oldu. Bilgi birikiminin, özgür ortam bulduğunda ortaya çıkması ivmeyi hızlandırdı. Bazı inançların egemen güç olmaya teşviki, toplumları daha çok çalışmaya sevk etmesi.
Reklam
İSTİKLÂL MARŞINI ANLAMA VE ANLATMA ETKİNLİĞİ SONUÇ
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمٰنِ الرَّحِيمِ KAHRAMAN ORDUMUZA 👉1-Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; İstiklal Marşımız "korkma" diye başlar. Biliyorsun ki bu, Resûl-i Ekrem'in Sevr mağarasında Ebû Bekir'e söylediğidir. Bunlar tesadüf değil." (İsmet ÖZEL) İstiklâl Marşı'nın ilk kelimesi KORKMAdır. Buradaki korku ne can
TABİAT RİSALESİ BİZE NE DER?
Celâlettin-i Suyuti’nin Ed-Dürerü’l-Müntesire’si gibi pek çok kitapta geçen meşhur bir Hadis-i Kudsi vardır: “Ben gizli bir hazine idim; bilinmek istedim, mahlûkatı yarattım”. Bu bilinmekliği isteme iradesi, İlm-i İlâhîde bulunan bir nurun bir kader programı haline gelmesi, semavatın açılması, serilmesi, düzülmesi; ardında maddî âlemlerin
Zaman Neden Tek Yöne İlerler? Zamanın ilerleme yönü, duyguların en korkunçlarından biri olan pişmanlığı ortaya çıkarır. İnsanoğlu, kaçırdığı fırsatlar nedeni ile kendini affetmekle yargılamak arasında gidip gelmeye başladığından beri zamanın tek yöne ilerlemesi hakkında düşünüyor ve sorular soruyor: Neden zaman sadece tek bir yöne doğru ilerler?
Niçin dogmalara inanılmıyor ve dogmalar tarihin çöplüğüne atılıyor biliyor musunuz dostlar? Çünkü insanın hayal gücü sınırsız. Zihnimiz gerçekle temasa gelmeden, gerçeğe ulaşamadan rahat edemiyor. O yüzden durmadan soru soruyoruz. On bin yıllık tabuların, inançların, uzun uzun ayetler, dogmalar içeren kitapların yıkılması için sadece soru sormak yeterli.Cevaplar mühim değil. Sonunda soru işareti olan kısacık bir cümle yepyeni bir çağ yaratabilir.
Reklam
13 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.