Satırların altını çok kere çizip de, paylaşmadığım başka bir kitap daha olmamıştı sanırım. Kitabın baştan sona her cümlesinin altını çizmek, not etmek, tekrar tekrar okumak gerek. Zira bu eser bir hikaye, kurgu, roman değil; gerçekler, tespitler ve en önemlisi farkındalık yaratan bir terapi.
Kitabı okumaya acele etmemiştim, okuduktan sonra da,
~Ruhu zedelenmiş, sesi kısılmış, kendisini ifade etmekte güçlük çeken insanların yazarı, sürgünün yarattığı bir edebiyatçı Mehmed Uzun.
"Siverek'te ilkokulun birinci günü bir tokat yedim, bugün bile aklımdan çıkmaz. Okul bahçesinde sıraya girmeye çalışırken aramızda Kürtçe konuşuyorduk. Bir tokat attı İstanbullu yedek subay öğretmen, Türkçe
“Görülen her şeyin algılandığı da söylenemez; aynı nesneyi gören iki kişiye neler algıladıklarını sorduk mu; birbirinden büsbütün değişik yanıtlar alırız.”
“Karakterin insanda henüz doğuştan varlığına inananlar, bu görüşten çoğunlukla kendilerini aklatma ve her türlü sorumluluktan yakayı sıyırmada yararlanırlar, bunun da eğitimin üstlendiği ödevlerle bağdaşacak yanı yoktur.”