Aylar oldu.. aylardır Gazze ateşler içinde yanıyor. Bunun adı nedir? Savaş mı? Abluka mı? İnsanlık suçu mu? Kuralsız bir savaş mı? Katliam mi? Unutulmak mi? Cihad mı? Bunun tam bir adı yok... Kimyasal silahlar, bombalar, paramparça olmuş insanlar,bir anda "ceset" ismi verilen binlerce bebek, çocuk, kadın, erkek.. Bizim utanmak bilmez lisanımız ne çok isim veriyor bu yaşananlara.. Bir çok insan "şehid diyemeyecek kadar aciz.. Aciziz.. Rezil olduk, zelil olduk, insanlıktan çıktık... Çoğu zaman unuttuk, alıştık.. Kınadık, kınadık, kınadık... hiç bıkmadan usanmadan kınadık. Kınanacağımızı hiç düşündük mü? Kınanmaya layık olan bizler değil miyiz? Nasıl hesap vereceğiz diye kaç gece uykularımız bölündü? Affa layık olmak için kaç şehitten helallik istememiz lazım? Binlerce, milyonlarca soru var. Hiçbirinin tam bir cevabı yok.. Oradaki müminler ateşler içinde yanarken, parçalanıp Rablerine kavuşurken belki tekrar tekrar şehadeti istiyorlar Allah'tan.. Onlar kurtuldular bu çirkin, kıymetsiz imtihan yeri olan dar- dünyadan.. Ya bizim beş para etmez isteklerimiz arzularımız.. Neye layığız bu saatten sonra? Ben bu ve bunun gibi yüzlerce sorunun hiçbirine bir cevap bulamıyorum. Bulmaya yüzüm de yok., kendi nefislerimizi kınamayı dahi beceremiyoruz ki bunu yapabilelim.. yine de affedilmek istiyorum.. çaresizliğimi gören Sen'sin.. Beni, bizi affet Allah'ım... Ne düşüncelerim,ne sesim,ne ayaklarımın gittiği yollar çare olamadı yaşananlara.. Tek silahımız olan dualarımızı, tövbelerimizi, affedilmek istediğimizi sen kabul et Allah'ım..
Ve birisi çıkar o karanlığın içerisinden...
Emeviler döneminde taş üstünde taş, baş üstünde baş kalmadı, omuz üzerinde baş kalmadı. 40 yıl, 50 yıl inanılmaz derecede zulümler oldu. Harre olayları oldu, Kerbela hadisesi oldu. Mesela o günleri yaşayan bazı alimlerimizin, hatta sahabi çocuklarının kıyamet dedikleri günleri görüyoruz. Ama mesela o zifiri karanlık artmış, artmış, artmış, böyle göz gözü görmeyecek bir zemine ve zamana kaymış. Birisi çıkmış o karanlığın içerisinden, Ömer İbn-i Abdülaziz. 6 ay içerisinde o kararan dünyayı yeniden asrı saadet aydınlığına kavuşturmuş. Hiç kimsenin tahmin etmeyeceği kadar iyileştirmiş.İnsanlık tarihinde,İslam tarihinde böyle beldelerde zekat verilecek kimse kalmayacak birkaç dönem yaşanmıştır.O dönemlerden bir tanesidir Ömer İbn-i Abdülaziz dönemi. Bu kadar bozulmuşken olur mu dediklerinde, onların da dedikleri bir zamanda Ömer İbn-i Abdülaziz olduğunu göstermiştir.
Muhammed Emin Yıldırım
Muhammed Emin Yıldırım
Reklam
Günaydın +24
Aylar oldu.. aylardır Gazze ateşler içinde yanıyor. Bunun adı nedir? Savaş mı? Abluka mı? İnsanlık suçu mu? Kuralsız bir savaş mı? Katliam mı? Unutulmak mı? Cihad mı? Bunun tam bir adı yok... Kimyasal silahlar, bombalar, paramparça olmuş insanlar, bir anda "ceset" ismi verilen binlerce bebek, çocuk,kadın, erkek.. Bizim utanmak bilmez lisanımız ne çok isim veriyor bu yaşananlara.. Bir çok insan "şehid" diyemeyecek kadar aciz.. Aciziz.. Rezil olduk, zelil olduk, insanlıktan çıktık.. Çoğu zaman unuttuk,alıştık.. Kınadık, kınadık, kınadık.. hiç bıkmadan usanmadan kınadık. Kınanacağımızı hiç düşündük mü? Kınanmaya layık olan bizler değil miyiz? Nasıl hesap vereceğiz diye kaç gece uykularımız bölündü? Affa layık olmak için kaç şehitten helallik istememiz lazım? Binlerce, milyonlarca soru var. Hiçbirinin tam bir cevabı yok.. Oradaki müminler ateşler içinde yanarken, parçalanıp Rablerine kavuşurken belki tekrar tekrar şehadeti istiyorlar Allah'tan.. Onlar kurtuldular bu çirkin, kıymetsiz imtihan yeri olan dar-ı dünyadan..Ya bizim beş para etmez isteklerimiz arzularımız.. Neye layığız bu saatten sonra? Ben bu ve bunun gibi yüzlerce sorunun hiçbirine bir cevap bulamıyorum. Bulmaya yüzüm de yok.. kendi nefislerimizi kınamayı dahi beceremiyoruz ki bunu yapabilelim.. yine de affedilmek istiyorum.. çaresizliğimi gören Sen'sin.. Beni, bizi affet Allah'ım... Ne düşüncelerim, ne sesim, ne ayaklarımın gittiği yollar çare olamadı yaşananlara.. Tek silahımız olan dualarımızı, tövbelerimizi, affedilmek istediğimizi sen kabul et Allah'ım.. MELOWENS🇵🇸
Gazze'yi Doğru Anlamak için mutlaka okuyun!
Batı dünyası sizce neden Gazze'yi destekliyor? Amerikasından ingilteresine, almanyasına, fransasına, her yerde Filistin destekçisi gibi görünen bir sürü miting, yürüyüş ve protestolar nasıl oluyor da bu kadar organize bir şekilde düzenlenebiliyor; finansmanını kimler sağlıyor; arkasında gerçekte kim ya da kimler var ve bu
Rafah yanıyor duydun mu?
Hz. Muhammed (s.a.v) zamanında, Müslüman olanların neden acı çektiğini ama putlara neden hiçbir şey olmadığını biliyor musunuz? Allah (c.c) "Putlara ve ona tapanlara dünya mutluluğu verdim. Başlarına musibet getirmedim ki beni anmasınlar, hatırlamasınlar." buyurmuştur. O zamanın Müslümanlarının yaşadığını Filistin, putların yaşadığını biz yaşıyoruz. Görmezden geliyoruz. Bebekler öldü. Küçücük çocuk 'babam yandı' diye ağladı. Biz sustuk. Kahvemizi içip dondurmalarımızı yerken film izledik. Bana dokunmayan yılan bin yaşasın dedik ve hiçbir şey yapmadık. Çünkü insanlığımızı kaybettik. "Zulme engel olamıyorsan onu duyur." demiş hz. Ali(r.a). Filistin senin davan değil, Filistin hâlâ içinizde varsa eğer, insanlık davası. Senin uyanman için, bazı şeyleri görmen için kaç tane daha 16 bin çocuğun ölmesi gerekiyor? Ya da dur, o 16 bin çocuktan biri senin çocuğun olduğunda anlarsın.
#5199mecliste...
Sırf kuduzdan değil saldırma sonucunda da ölen pek çok çocuk, genç, orta yaşlı, yaşlı insan oldu. Yüzlerce insan uzuv kaybı yaşadı. Bakın siz bu haberleri "ay içim kaldırmaz" deyip izlemiyorsunuz diye, yok olmuyor. "Taş atmışlardır, nanik yapmışlardır" gibi sözlerinizle alakası olmayan görüntüler duruyor her yerde. Ama şu
Reklam
681 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.