Ailesi için sağlığından dahi fedakarlık yapan baba ve karşılığını göstermeyen bir aile. Sağlığına sakıncalı yer olmasına rağmen sırf ailesi istiyor diye istedikleri tatil yerine gidiyorlar. Tatilde karşılaştıkları ve ailesinin kendisini yok sayarcasına kendisini kullanılmış bir mendil gibi sadece tatile gotüren bir birey olarak görmeleri adamı çok fazla üzmektedir. Tatil yerinde çok sevdiği ve çok değer verdiği kızının gece yarısı başkasıyla odasında görmesi, eşinin de başkalarıyla kendisinden daha fazla eğlenmesi adamın gururuna dokunup bu olanlara dayanmayıp ailesini tatil yerinde bırakıp eve dönmüş. Ailesi de sonrasında eve dönsede bir türlü araları düzelmemiş. Ve yaşlı adam hastalığı için girdiği tedavide yaşamını yitirerek ailesinden kırgın bir şekilde dünyaya gözlerini yummuş.
Bir Kalbin ÇöküşüStefan Zweig · Aperatif Kitap Yayınları · 201916,5bin okunma
Uzaktan sevmek aşk mıdır? Yada birini uzaktan sevmesiyseniz asla sevdim demeyin cümlesi ne kadar doğru olabilir ki? İnsan gercekten sevdiğini niçin söylemez ki... Acaba kaybetmek korkusundan mı söylemez yada rededer diyemi söylemez? Her ne kadar bu düşünceler bana ters gelse de insan başına gelmeden bilmiyormuş. Bazen deneyimlerin gerçektende öğrenmek için olduğunun bir kanıtı daha. İnsan deneyliyemeden anlamıyormuş. Bence sonucu ne olursa olsun seven sevdiğine sevdiğini söylesin, geç kalmsın. Sonra sevdiğinizle hayal ettiklerinizin sevdiğinizin başka biriyle beraber gerçekleştirmesi.....
Onun için geç kalmayın seven sevdiğine sevdiğini söylesin
Kitabı genel olarak beğendim. Kitabın konusu; yeni komşusu yazar olan kızın komşusuna olan platonik aşkını anlatmakdır. Yıllarca paltonik aşkına sadık kalıp onlarca teklifi rededen kadının hikayesini anlatmaktadır. Bir türlü ona olan aşkını itiraf edemeyen kadının. Onunla bir kaç defa birlikte olan yazarımızın onu tanımamasından kaynaklanıyor. Defalarca beraber olmalarına rağmen ve kendisini tanımayan bu yazara her ne koşulda olursa olsun onun teklifini redetmeyen bu kadının onu tanıması için bu açıklamaları babası yazarımiz olan ve kendi çocuğundan haberdar olmayan yazarımıza çocuğunun ölüm döşeğinde yatan annenin çaresizliğiyle kağida akan hiçbir yalan cümle olmadığinı aktaran annenin mektubudur.
İnsanları sevmeme ve onlara tekrar yaklaşmama da imkan yoktu; çünkü en inandığım, en güvendiğim insanda aldanmıştım. Başkalarına emniyet edebilir miydim?