Sanat Felsefesi, Estetik, Schiller, Ressamlar
_Alçak bir takım ihtiyaçların tatmini için kullanılan yetenek, güya artistik bir şekil verir kirli bir muhtevaya. Sanatçı, zayıflık ve kötülükle insanları aldatır ve kendilerini aldatmalarını kolaylaştırır. Sahtekârdır çünkü manevî susuzluklarını temiz bir kaynaktan doyurduklarına ikna eder onları. Sanat’ın nimetinden mahrum kalınan böyle zamanlar
Düşünmelik.
Gerçekte izlenimciler de yerel renk diye bir şeye inanmaz. Her nesne, göze, kendinden çıkan renk altında görünüvordur. İzlenimciler her rengin nesneyi çevreleyen atmosferden de bir şey aldığını sezmişler, günün çeşitli saatlerine göre eşyaların, nesnelerin renk değiştirdiğini görmüşlerdir. Onlara bakılırsa, kar üzerindeki bir gölge hiçbir zaman siyah değildir. Bu konuda Gauguin’in de söyleyeceği vardır: — Gökyüzü mavidir, deniz mavidir, ağaçlar yeşildir ağaç gövdeleri gridir. Bütün bunlara yerel renk denir. Ne var ki, Işık Cenapları, aklıma esti mi, renklerin mostrasını değiştirir. Ve yüzdeyüz mavi olduğunu bildiğimiz deniz sarıya dönüşür.
Sayfa 10 - ÖzgürKitabı okudu
F r a g m a n l a r
I.Biz yaralı bir toplumuz. Koskoca bir gövde kesile biçile, orasından burasından koparıla koparıla iki yüz yıldır durmadan kanıyor;- sadece gövde mi, geçmişin ruhu da! Bu, bir ruh kanamasıdır ve cehaletle pansuman yapılarak iyileştirilmeye çalışılıyor…
II. Hüzünle düşünmek! Doğu’ya özgü müdür;-sanmam! Ben öteden beri
