Orada, avucunun içindeki eğri bir çizginin üzerinde Jelana oturuyordu, uyuşmamış ama biraz sersemlemiş gibi. Eskiden başka kadınlar da hayatında bir kırılma noktasının işaretiydiler, ama böyle değil, böyle nihai değil. Çünkü bir sonraki kadın onu zaten kendinden öncekinin sebep olduğu kırılma noktası yüzünden seviyordu. Jelena sıkı sıkıya bir dönemeçte oturuyordu, hayat çizgisinin kıvrımında, ezilmiş saçlarıyla.