Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dünya sahte öğretmenlerle doludur ancak gerçek Allah erleri kaknüs kuşu kadar ender bulunur. Yine de Allah'a giden yolda bir rehber gerek. Zira rehber olmadan ne ene çözülür ne hevâ ölür.
Dünya sahte öğretmenlerle doludur. Ancak gerçek Allah erleri kaknüs kuşu kadar ender bulunur. Yine de Allah’a giden yolda bir rehber gerek. Zira rehber olmadan ne ene çözülür ne hevâ ölür…
Reklam
Dünya sahte öğretmenlerle doludur ancak gerçek Allah erleri kaknüs kuşu kadar ender bulunur
Sayfa 31 - Sufi KitapKitabı okudu
Dünya sahte öğretmenlerle doludur. Ancak gerçek Allah erleri kaknüs kuşu kadar ender bulunur. Yine de Allah’a giden yolda bir rehber gerek. Zira rehber olmadan ne ene çözülür ne hevâ ölür…
Dünya sahte öğretmenlerle doludur ancak gerçek Allah erleri kaknüs kuşu kadar ender bulunur. Yine de Allah a giden yolda bir rehber gerek. Zira rehber olmadan ne ene çözülür ne heva ölür.
Dünya sahte öğretmenlerle doludur ancak gerçek Allah erleri kaknüs kuşu kadar ender bulunur. Yine de Allah’a giden yolda bir rehber gerek. Zira rehber olmadan ne ene çözülür ne hevâ ölür.
Reklam
Dünya sahte öğretmenler ile doludur ancak gerçek Allah erleri kaknüs kuşu kadar ender bulunur.
Sayfa 31
Dünya sahte öğretmenlerle doludur ancak gerçek Allah erleri kaknüs kuşu kadar Ender bulunur. Yine de Allah'a giden yolda bir rehber gerek zira rehber olmadan ne ene çözülür ne hevâ ölür.
Gerçek Allah erleri kaknüs kuşu kadar ender bulunur ve dünya sahte öğretmenlerle doludur. Yine de Allah'a giden yolda bir rehber gerek, zira rehber olmaksızın ne ene çözülür, ne hevâ ölür.
Sayfa 28
Efsaneye göre Kaknüs, gayet büyük bir kuş olup rüzgar estikçe çok delikli gagalarından çeşit çeşit sesler çıkarmış. Hindistan'da bulunduğuna inanılan bu kuş çeşitli renk ve şekillerle süslü imiş. Gagasındaki 360 delik vasıtasıyla çıkardığı sesler sonucu etrafına toplanan kuşları avlayarak geçinirmiş. Bu sesler o denli yanık ve etkili olurmuş ki, duyanların bağrı yanar ve onu dinlemekten kendilerini alamazlarmış. Kaknüs'ün ömrü yalnızca bir yıl imiş. Yaşının sonuna geldiği zaman çalı çırpı toplayıp üzerine çıkarak ötmeye başlarmış. Ötüşü kendisini de coşturunca kanatlarını çırpmaya başlar, kanıtların çıkardığı kıvılcımlardeian otlar tutuşur ve birlikte parlak bir alevle yanarlarmış. Geride kalan küllerden bir yumurta ortaya çıkar ve bir yavru yaparmış. Bu yavru bir yıl yaşayacak olan yeni Kaknüs kuşu imiş. Eski musiki bilginleri bu kuşun gagasından ve ağzından çıkan seslerden esinlenerek musiki ilmini icat etmişler. Bu nedenle Kaknüs'e "Musikâr" da denilir. Ancak bu kuşun daha çok anıldığı yönü yanmasıdır. Ataî'nin: "Dimâğı duhân ile fânûs-veş Yanar âteşe durma Kâknüs-veş" ve Beliğ'in: "Âteş-i aşkı nasıl söndüreyim dilde aceb Per salıp kendi yakar cismini nâra Kaknûs" beyitlerinde olduğu gibi.
Sayfa 110 - Kapı Yayınları - 12. BaskıKitabı okudu
112 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.