Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
İNSANCA HİSLER KOLEKSİYONU
Bazı kitaplar vardır ismiyle çağırır sizi… Okuma planlarınızı alt üst eder, elinize aldığınızda bitirmeden başka kitaba başlayamazsınız. Okurken anlattıklarının etkileyiciliğinin yanında kitabı bitirmek istemezsiniz. O kadar içinizden karakterlerle karşılaşırsınız ki hayatta sanki ben böyle birini tanıyordum der acaba bu hikâyenin sonu nereye
Bazı kitaplar zamanını bekler ve an gelir çağırır sizi, duyarsınız sayfaların sesini. Gözünüzün önünde kapağı açılır sanki kendiliğinden. Elinizle koymuş gibi bulursunuz sanki olduğu yere yeni bırakmış gibi. Tıpkı Göçüp Gidenler Koleksiyoncusu gibi... Eşim okuyup tavsiye etmişti bilmem kaç ay önce. Okunacakların arasında öylece bekliyordu, acelesi de yoktu bana kalırsa. Dün elime bin bir türlü heyecanla aldığım polisiyeyi okurken kahvem bitti. Tazelemek için kalktım, sonra kendimi salondaki tavsiye edilen kitapları biriktirdiğim mini kitaplığımın önünde buldum. Mini dediğime bakmayın yüze yakın kitap alıyor. Elim o kadar kitabın içinden hiç aramadan Şermin Yaşar'ı buldu. Kahvemi almak için mutfağa dönene kadar okumaya başlamıştım bile. Az önce vedalaştım. Ama ne veda... 'Ben yazarken ağladım, okurken de sen ağla' yazıyor ya en başında, nedenini anladım...
☆
Anlatılacak gibi değil bir kere. İçine bir sürü hayat sığdırılmış. Kimiyle gülüyor, kimiyle ağlıyor, kimiyle ahh ediyor, kimiyle sövüyor, kimiyle kalp kırıklarını süpürüyorsunuz... En çokda arıyorsunuz, hangisinin size nasıl dokunduğunu... "Hayat bizim için saklamaya hazır olduklarımızı, bize yakışanları, ihtiyacımız olanları ve bizi büyütecekleri, bizi biz edecekleri biriktirir." demiş yazarımız. Yalnız eklemeyi unutmuş, o'nun biriktirdikleri sizi dağıtıyor. O son sayfalarda istiyorsunuz ki parçanız bile bulunmasın...
☆
Okumadıysanız okuyun demeyeceğim. O sizi çağırır bekleyin. Okumalarınızın arasına sıkıştırıp iki gün sonra hatırlamadıklarımızdan olmasın. Kırılır...
☆
Keyifli okumalarınız daim olsun... Kitapla kalın...
"Gelin koleksiyoncusu korku ve gerilim dolu bir kitap, kalp atışlarınızın ne denli hızlandığını fark ettiğinizde çok şaşıracaksınız."
Soluksuz okuduğum efsane gerilim kitabı. Kitaplığımdaki en sevdiğim kitaplar arasında kesinlikle yerini aldı gayet sürükleyici her sayfası ayrı heyecanlıydı insanı ilk sayfadan son sayfaya kadar kendine bağımlı yapıyor.
Keyifle okuyup keşke bitmese dediğim kitaplardandı.
Şermin Yaşar kalemi hep ev hissi verir bana. O evde yaşamasakta tanırız biliriz. Biz olmasakta akrabamızdır komşumuzdur. Okuduğumuz her öyküden sonra, sanki yolda görsek, " Tanıyorum" diyeceğimiz bir yakınlık.
Tanıyoruz çünkü duygularını tanıyoruz. Duygu.. Yaşanma şekli kişisel olsa da aslında o kalp çarpıntısı hep evrensel.. Şermin Yaşar bu duyguları hem kişisel hem evrensel hissettiriyor bize.
Nerede peki bu göçüp gidenler koleksiyoncusu? Hangi adreste bulabiliriz tam olarak? Kalpte. Her birimizin kalbinde bazen bildiğimiz bazen göremediğimiz koleksiyonlarımız var. Şermin Yaşar'ın karakterleri de kalbine gömmüş koleksiyonunu. Bazısı eşini gömmüş, bazısı da eşinden görmek isteyip göremediği duyguları. Hepsinin koleksiyonunu ziyaret edince yoruluyor insan. Oturup uzaklara bakmak istiyor. Onlarla beraber ya da onlar için vedalaşmak istiyor kalplerine gömdüklerine. Sözün özü okuması keyifli hissi ağır duygularla okuyorsunuz çoğu zaman kitabı. Tabi ki tabi ki çok tavsiye ediyorum.
Her hikayesi birbirinden güzel . Kah tebessüme kah gözyaşına gark ediyor insanı . Yoğun duygu geçişleri ile ve bir çırpıda okudum hikayeleri .
Nedim'e bende ağladım mesela yazarla birlikte.
Müjgan'ın kalp yarasını içimde hissettim.Vecdi enişte ile ilgili hikayede gülmekten kendimden geçtim." Kimlikte Nurşen "hikayesi çocukluğumuza dair eksikliklerin, özellikle sevgi eksikliğinin sonradan tamamlanmasının çok zor olduğunu birkez daha hissettirdi bana.
Kısacası çok sevdim ben bu yazar ve tarzı.
Canım Şermin Yaşar...
Göçüp Gidenler Koleksiyoncusu.. Bir kitap ismi düşünün sizi kendine çeken ve başladığınızda bırakamayacağınız. Şermin Yaşar' ın bu kitabı on dokuz kısa öyküden oluşuyor ama herbiri bir roman olacak nitelikte. Çoğunda kitabın arka kapağında da uyardığı gibi hüzünleniyorsunuz. Bazıları ise bir buruk tebessüm bırakıyor. Yazar öykülerinde, yalnızlık, yoksulluk, anne sevgisine ihtiyaç, babaya hasretlik, aşk, ölüm birçok konu işliyor. Yazar aslında "yoksunluk" kavramını derinlemesine hissettiriyor. Hikayelerde kendinizden izler, tanıdığınız karakterler görebilirsiniz.
Kalemini çok sevdiğim Şermin Yaşar' ın Deli Tarla öykü kitabında ne kadar çok güldüysem bu kitabında da bir o kadar duygulandım.
Şermin Yaşar, kitabın son öyküsü "Geçtiğimiz Kırk Gün" ü , 3 aylık evliliğinin sonunda kalp krizinden kaybettiği eşi Nedim Bey' e yazmış. Sanırım tüm öyküler bir yana o yazı bir yana. Bir kayıp, acı, çaresizlik, ihtiyaç, aşk, ölüm böyle kaleme alınır.
Canım Şermin, o içinde hiç sönmeyen yangına su serpilsin okundukça..
Kitabı okuyun, okutun.. Kitapla ve sevgiyle kalın..
Eskiler
Kitaba bakış açısı biraz da kitaptan ne beklediğimize göre şekilleniyor. Hikayesi, anlatım tarzı, kelime zenginliği...
Benim daha önce okuduğum kitaplar arasında en çok sevdiklerimin samimi bir dille yazılanlar olduğunu söyleyebilirim. Tabiki psikolojik, felsefik, dedektifiye hatta bilim kurgu romanları da severim ama kalbin en ince
Öykü kitaplarını okuması ne kadar keyifliyse yorumlaması da o kadar zordur benim için. İçindeki farklı öyküleriyle bu öykülerin bana hissettirdiği duyguları tek tek burada anlatmam biraz zor. Ama kitap için şunu söyleyebilirim; Samimi… Hiç çekinmeden, gizlemeden, saklamadan dertlerini, hüzünlerini anlatan, ben bunu bir yerden tanıyorum hissi veren bir yabancı gibi. Kitaba adını veren ilk öyküden ve en sonda rahmetli eşi için yazdığı duygularından çok etkilendim. Bir kalp sızısı ile aralanan kapı, rüzgarın etkisiyle dan diye kapandı sanki, öyle bir his okurken
Yazar, genel olarak kitapta ölüm temasını işlemiş, bedenen ve ruhen ölenlerin ve kalanların duyguları vardı kitapta. Anlatımını en sevdiğim öykü ise mizahın ve hüznün harmanladığı “Vecdi Çiçek Açtı” öyküsü oldu.