Elde etmenin de vakti vardır, yitirmenin de. Elde tutmanın da vakti vardır, bırakmanın da; sevginin de vakti vardır, nefretin de; savaşın da vakti vardır, barışın da.
Paul bu geceden önceki tüm geçmişinin, yaşadığı tüm deneyimlerin, bir kum saatinin alt kısmında kıvrılarak biriken kum tanelerine dönüştüğünü hissediyordu.
Düşlerle mi boğuşuyorsun?
Gölgelerle mi yarışıyorsun?
Uyurgezer gibi mi hareket ediyorsun?
Zaman geçip gitti.
Hayatın çalındı.
Boş işlerle uğraştın,
Aptallığının kurbanı oldun.