📜 Kayboldum.. Önümdeki her yol girilebilir, Çıkanı çıkmayanı yazmamış kimse duvara, Hem hep duvar yazılarının üstünü bir ton koyu renge boyamışlar, Geceden sevildiğini öğrenen genç kızlar mutlu, Bir ben kayboldum bir genişleyen bir daralan düzlüklerde.. Düzlüklerden yansıyan kendimde sırma renkler görüyorum, Solgun dudaklarım kürenin içine hapsolmuş biblo kadar kötü, Kayboldum.. Bomboş, anlatamıyorum.. Bağırsam yankı yapacak dağ yok, Koşsam kucak açacak dağ yok, Yoruldum desem yaslanacak Kucak açıp örtünecek dağ yok, Kayboldum.. Siyah beyazdan ibaret olan Çocukların heyecanla izlediği karıncalı ekranlardayım, Nereye koşsam heba edilmiş ağırlıkları taşıyorum, Kendi renklerim bile solmuş yıpranmış ben gibi, Kaybolmuş, Arıyorum, Bulamıyorum.. ~7 Ağustos~
Ölü Kelebekler Sokağı
Hür adımlarıma karıştı sinsi bir gölge.. Çullandı kirli elleri tertemiz bedenime.. Yenildi masumiyetim azgın,kanlı vahşetine.. Yüreğim titredi, kesildi nefesim, ezildim.. Çığlık çığlık koptu feryadım içimde.. Kaldım! Susmakla ağlamak arasında.. Kaldım yapayalnız! Ölü Kelebekler Sokağı'nda.. Görmedi, gelmedi kimse.. Yitik balonlarım gibi umutlarım.. Yok artık sevinçlerim, söndü ışıklarım.. Gökyüzüm kapkaranlık! Çukur, sağım, solum her yanım çukur.. Kayboldum zulmün tuzağında! Düştüm, damla damla toprağa yok oldum.. Gözlerimin buğusunda ben, son kez annemi gördüm ... Gelmedi, bilmedi kimse! Zübeyde ✔︎☹︎ 26.11.2021
Reklam
Her zaman ki gibi babaannemi ziyarete gittim.Hiç değişmeyen hâliyle yine sessizliğine bürünmüştü.Sessizliğin verdiği sükutu ile ona çektiğim nasılda belli. O hep kendi halinde biri oldu . Acısınıda hüznünüde kalbinin en muteber yerde saklar,kimse görmesin dokunmasın diye.. Kendine has yaşadı bunca yıl. Çok düşkündür bana.Nene torun ilişkisi değil bir arkadaş muhabbbeti vardır aramızda.Saçıyla oynarım ellerini avucuma koyar koklarım en derinden .Elleri nasır tutmuştur geçmişin izinden derin acılardan.Birtek ben anlarım onun acısını evet ben anlarım çünkü herkes ona afaki bakarken ben ona bir kitap gibi bakıp sayfalarında dolaşır dururum.Benim ona sevgim çok başkadır.Anlat deseler bir kelama sığdıramayacak kadar acizimdir. Bugün onun bu fotoğrafını çekerken bir hâyli düşündüm,ağladım.Yorgun bedeninin verdiği hâletin içinde kendimi tasavvur ettim.Nasıl da bir çaresizlikti bu.Saatlerce etkisinde kayboldum.Yaşlanıyorsun ve ömür denen sermayenin yavaş yavaş sona erdiğini görüyorsun. Çok garip. Vakitler öncesinde bir yerde bir söz duymuş idim,derki: “Acıyı gel bana sor. Ne vakit konuşsam kan gelir ağzımdan. İşte bir mendil,en fazla bu kadar kanayabilir!”İşte benim babaannemde gördüğüm histe tamda böyle.. Ne zaman onu düşünsem kalbimin en derinliklerinde onun izine rastlarım.Bana çok şey öğretti çok şey kattı hayatın sırrından.. Yeterki bakmak ile görmek arasında saklı olan o ince çizgiyi bana öğretene kadar.. Rabbim senden ebeden razı olsun gül kokulum.
Okumak İçin Geç Kalmayın :) İyi Geceler..
Üzerimde yorgunluk var durgunluk hepsi hiçlikten, Hiçten öte bir yol olsaydı gidebilir miydim kendimden. Sırtımdaki ağrı ile, Ne kadar gidilir ki. Sahi kaç kilometre öteye koymuşlardır aydınlığı Bir cühelanın öz güveni bile kadar yokum, Varla yok arşında kaybolmuş özüm. İçimden atamadığım ama sığamadığım da bir şehir burası, Kayboldum, farkındayım ‘’Kendini bulmakla başlarmış yanmak Ve kendini ararken kaybolursun dedi bir şeyh.” Elimde bir ateş yangını var, Bana beni hissettirecektir diye saklıyorum. Ölü bir kelebek tutuyorum avuçlarımda, Artık açsam da parmaklarımı uçamaz biliyorum. Ölü bir kelebek uyutuyorum tırnağım kadar bile kalmadı erimekten, Tozları döküldü önce, Sonra ayakları kırıldı... Parça parça bir ölümü izledim her gün avuçlarımda. Donuk bir cesedden başkası değildi artık. Ama artık bırakmalı, Artık toprağına sarıp sarmalı bu ölüyü, Artık topraktan bir filiz büyütmeli Bir tırtıla anne olmalı acım. Artık bir tırtıla kelebek gözüyle bakmalıyım
Ahmet Taş
Ahmet Taş
Nabzım
Nabzım
Kayboldum ama haritayı ben yaktım
Kayboldum kafamın içinde yine..
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.