Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

1917 Öncesi ve Sonrası

Edward Hallett Carr

En Beğenilen 1917 Öncesi ve Sonrası Gönderileri

En Beğenilen 1917 Öncesi ve Sonrası kitaplarını, en beğenilen 1917 Öncesi ve Sonrası sözleri ve alıntılarını, en beğenilen 1917 Öncesi ve Sonrası yazarlarını, en beğenilen 1917 Öncesi ve Sonrası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Devrim gerçekten de Doğu Avrupa'ya yayıldı fakat askeri zaferle bir "yukarıdan devrim" olarak zorla dayatılmış haliyle.
Sayfa 199Kitabı okudu
Lenin Ne Yapmalı?'da şöyle yazmıştı: "Devrimcilerden oluşan güçlü bir örgütün liderliği olmaksızın proletaryanın kendiliğinden gerçekleşecek mücadelesi, hakiki bir 'sınıf mücadelesi' haline gelmeyecektir.
Reklam
Sovyet iktidarının temsilcileri orta halli köylüler için her türlü birlik ve tarımsal komünü teşvik ederken böyle kurumların inşasında en ufak bir zorlamaya izin verilmemelidir... Köylüleri komünlere bağlamak amacıyla sırf doğrudan değil, dolaylı yolla olsa bile zor kullanma teşebbüsün de bulunan Sovyet iktidarı temsilcileri yaptıklanndan sorumlu tutulup kırsal kesimdeki görevlerinden alınmalıdır.
Sayfa 118Kitabı okudu
Lenin sosyalizmin gerçek doğasıyla uyuşmayan katı disiplin ve şiddet yöntemleri dayatarak çoğunluğun değil azınlığın diktatörlügünü sağlamıştı.
Rus devriminin yüzü hem geriye hem de ileriye dönüktü. Rusya'nın, kendine özgü tarihi durumu yüzünden, hem Batı'nın 19. yüzyıldaki başarılarına yetişmeye ihtiyacı vardı, hem de onları geçebilme kapasitesine sahipti. Rusya hiçbir zaman tam olarak 19. yüzyıla ait olmadı; 19. yüzyılın büyük Rus edebiyatı yalnızca Çarlığa degil, Batı
Marx 1840lı yıllarda sistemini daha ayrıntılı bir biçimde açıklamaya başlarken, bütün bu devrimci geleneklerin mirasından faydalanıyordu. Hegel'in kullandığı anlamda hürriyet, zorunluluğun bağımsızlığa, kör iktisadi güçlerin de insan aklının bilinçli kullanımına boyun eğmesi gerektiği anlamına geliyordu; birey, mevcut toplumsal düzenin kendisini tâbi tuttuğu öz-yabancılaşmadan kurtulup "sosyal varlık" kimliğini yeniden edinebilmeliydi.
Reklam
Fransız devrimi hürriyet ve eşitliği bireyin temel hakları ve siyasi eylemin kabul gören hedefleri haline getirdi. Yurttaşın bireysel hakları düşüncesi, 1688 ingiliz devriminden ödünç alınmıştı. İngiliz siyasi teori ve pratiği 18. yüzyılın Fransız aydınları üzerinde büyük bir itibar sağlamıştı. Fakat Fransız devrimi, 1688 yılında nispeten basit bir biçimde ortaya konmuş olan siyasal ve sivil özgürlük fikirlerini daha da ileri götürdü.
Batı yerine Sovyetler Birliği'nden yardım almak başlangıçta daha zararsız ve daha tehlikesiz gözükmüştü. Fakat zamanla her hangi bir tarafa dayanan koşulsuz iktisadi bağımlılığın ulusal bağımsızlığa bir tehdit oluşturduğunun bilincine varıldı; Sovyet "kolonyalizmi" ya da "emperyalizmi"yle ilgili müstehzi sözler tamamen
öyle ki Rus devriminin tarihî önemini gözönünde bulunduracak olursak Marksist ya da Marksizm öncesi devrimci bir gelenek ile neo-Marksist ya da Marksizm sonrası devrimci bir ortamın karşılıklı etkileşimini görürüz.
Teknolojideki ve iktisadi örgütlenmedeki gelişmeden ötürü doğruluğu tekrar kabul edilen siyasi eylemin iktisadı yönetip idare etme gerekliliği Marksist öretideki bir vurgu değişikliginde yansımasını bulmuştu. Marx'ın iktisadın siyasete üstün geldiğine dair 19. yüzyıldan kalma inancı, ölümünden sonra Engels'in alt yapı ve üstyapı arasındaki karşılıklı etkileşimle ilgili söylediği ünlü sözlerle ihtiyatlı bir biçimde kısıtlanmıştı. Bu değişim Rusya'nın koşullarına tam olarak uyuyordu. Yüzyılın başında ortodoks Rus Sosyal-Demokratlar ile işçilerin iktisadi taleplerine öncelik vermek isteyen iktisatçılar arasındaki anlaşmazlık erken dönem Bolşevik düşüncesini şekillendirip etkiledi ve Lenin'i Ne Yapmalı?'da ve diğer eserlerinde siyasi eylemin öncelikli gerekliliğinin altını çizmeye teşvik etti.
18 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.