1984
George Orwell1984 Gönderileri
1984 kitaplarını, 1984 sözleri ve alıntılarını, 1984 yazarlarını, 1984 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Burada olduğu gibi Avrasya’da da, Doğu Asya’da da gökyüzünün herkes için bir olması ne kadar tuhaftı.
İnsanın azınlıkta olması, tek kişilik bir azınlık olması bile, deli olduğu anlamına gelmiyordu. Bir doğru vardı, bir de doğru olmayan; doğruya sarıldığın zaman, tüm dünyayı karşına bile alsan, deli olmuyordun.
"Derler ki zaman herşeyi iyi edermiş, zamanla herşey unutulur gidermiş! Bir de bana sor, o gözyaşları ve kahkahalar, bugün hâlâ canımı yakar, yüreğimi dağlar. . ."
Yalnızca yaprakların arasında var olan distopyada karşılaşmak isterdim.
"aslında hiçbir şey yasadışı değildi, çünkü artık yasa diye bir şey yoktu."
''
Akıllılık çoğunluğa bakılarak ölçülmez.
''
George Orwell
Kitleler asla, yalnızca ezildikleri için, kendiliklerinden başkaldırmazlar. Kendilerine karşılaştırma yapabilecekleri ölçüler verilmedikçe, ezildiklerinin bile bilincine varamazlar.
George Orwell
Bilinçleninceye kadar asla başkaldıramayacaklar, ama başkaldırmadıkça da bilinçlenemezler
"
George Orwell
Özgürlük, iki kere iki dört eder diyebilmektir. Buna izin verilirse, arkası gelir.
"George Orwell
Özgürlük, iki artı ikinin dört ettiğini söyleyebilme özgürlüğüdür. Eğer bu sağlanırsa, gerisi gelir.
İktidarı ellerinde tutanlar, her çağda, yönettikleri insanlara dünyaya ilişkin düzmece bir bakış açısı dayatmaya çalışmışlar.
Felsefede, dinde, ahlakta ya da politikada iki kere iki beş edebilirdi,
ama iş bir top ya da uçağın yapımına geldi mi, iki kere iki dört etmek zorundaydı.
Parti, gözlerinizle gördüğünüze, kulaklarınızla duyduğunuza inanmamanızı söylüyordu.
Bu onların en temel, en can alıcı buyruğuydu.
Var olan somut dünyanın yasaları değişmezdi.
Taş sert, su ıslaktı, desteksiz nesneler yere düşerdi.
Özgürlük, iki kere iki dört eder diyebilmektir. Buna izin verilirse, arkası gelir.
İnsan devrimi korumak için diktatörlük kurmaz, diktatörlük kurmak için devrim yapar.
Kitleler halindeki insanlar kırılgan ve korkak yaratıklardı, özgürlüğe dayanamaz ve hakikatle yüzleşemezlerdi, onlardan daha güçlü olanlar tarafından yönetilmeleri ve sistematik olarak aldatılmaları zorunluydu. İnsanlığın tercihi özgürlük ile mutluluk arasındaydı ve insanlığın büyük bir kısmı için mutluluk daha önemliydi.