Dört ciltte Türk Tiyatrosu'nun tarihini yazarken, 1923'den günümüze dek, Cumhuriyet Tiyatrosu'na ayırdığımız dördüncü ve son cilt, mutlu bir rastlantı, Cumhuriyetin 50. yıldönümünde yayınlanmak olanağına kavuşmuştur. 29 Ekim 1923 gününden başlayan bu dönem, böylece 29 Ekim 1973 gününe dek 50 yıllık bir dönemi kapsamaktadır. Ancak kitabın baskıya verilişi ile 29 Ekim 1973'e dek bir kaç ayın önemli olabilecek olayları kitaba alınamamıştır. Ufak tefek değişiklikler dışında bu kitabın çatısı ve yöntemi Tanzimat Tiyatrosu ile Meşrutiyet Tiyatrosu üzerine ciltlere tıpatıp benzemektedir. Bu kitapların hazırlanmasında titizlikle gözettiğimiz bir temel ilkeyi, içinde yaşadığımız, kişileri ve olayları tarih olmamış bu dönem için haydi haydi uyguladık. Bu ilkeye göre, değer yargılarından, eleştirilerden, her türlü öznellikten kaçınarak, bir tarihçi gibi değil fakat eski deyimiyle bir vakanüvis gibi çalıştık. Ancak eski bir vakanüvisin savruk çalışması yerine, olayları, sanat ürünlerini, kişi ve kişilikleri düzenli bir biçimde vermeye titizlikle çaba gösterdik. Gerçi uzun yıllar tiyatro eleştirmenliği yapmış bu satırların yazarının, kişisel değerlendirmeler için yetkisi ve deneyimi vardı; ayrıca gazete yazılarında bu olaylar, temsiller ve eserlerin pek çoğu değerlendirilmişti; işte bu kişisel görüşlere hiçler vermeden bu dört ciltlik tiyatro tarihi için baştan beri ayrılmadığımız bu ilkeye bağlı kalmayı daha uygun bulduk. Bu nedenle çok ünlü bir sahne sanatçısının adının yanı başında, adı duyulmamış birinin, çok önemli bir oyunun hemen yanında belki hiç bir değeri olmayan bir oyunun yer alışı okuru yadırgatabilir, ancak bu, nesnellik ilkesinin kaçınılmaz bir sonucudur. Nitekim gene nesnellik kuralı gereğince dramatik edebiyata ayırdığımız kesimde oyunları tanıtırken ölçü olarak yalnız oynanmış oyunları ele aldık. Temsil, tiyatronun bütün öğelerini bir araya getirdiği için, gerçek bir tiyatro eylemidir. Bu bakımdan yayınlanmış fakat oynanmamış nice önemli eser kitaba alınmadığı gibi, oynandığı için de pek çok önemsiz ve belki değersiz oyun da kitaba girmiştir...
