Ahmet ile Gülbahar’ın Ağrıdağı eteklerinde yaşanan aşkını konu alır. Okurken insan psikolojisinin derinliklerini yansıttığını sezinledim. İnsan psikolojisinde oldukça baskın olan inat duygusunun ne denli tehlikeli olduğunu düşündürdü. Yaşar Kemal zengin renkli bir üslup kullanmış, okunmasını tavsiye ederim.
Bir kitaba tam puan vermekte yetmiyor. O kadar eşsiz bir eser ki orijinal dilinde okuyabildiğimiz için kendimi çok şanslı sayıyorum. İçinde verdiği mesajlar, anlatmak istediği yeri betimlemesi kitap okurken değilde başka bir kapıyı aralamışım gibi hissettirdi. Bazı gerçeklere şaşırırsınız sorgularsınız. Acaba uykuyla uyanıklık arasında yaşanan mı? Acaba yabancı dile çevrilen bu kitapları okuyanlar ne hissettiler? Ne düşünüyorlar? Doyamadım esere. Tek bir kitabını okumamla anlamıştım eşsiz yazarlardan olduğunu. Bundan dolayıdır ki tüm külliyatını edindim. Tesellim budur. Şu memleketini seven her birey okusun okuttursun. Bizi biz yapan unutulan değerleri öğrensin.
Müthiş betimlemesiyle sizi içine alan bir hikaye. Her satırda buram buram Anadolu’nun kültürünü yaşatacaktır. Yaşar Kemal kesinlikle yaşadığı toplumu kalemiyle çok güzel anlatan nadir yazarlardan. Kitaplarını okumuyor yaşıyorsunuz adeta…
Ne mutlu ki bu topraklarda bir Yaşar Kemal yetişti.
Su gibi akıyor, aktıkça susuyor, susadıkça içiyorsunuz kitabı
Olayların akışı, betimlemeler o kadar güzelki, o kadar bizdenki...
Yaşar Kemal yaşarken senin kıymetini bilemedik, üzgünüm.
Kalemine duygusuna hayran olduğum Yaşar Kemal yine çoook içli yine çook güzel …
Birbirine sevdalı Ahmet ile Gülbahar.. Gülbahar’ın babası bu evliliğe asla müsade etmez. Çünkü Ahmet’i atını çaldığı gerekçesiyle zindana atmıştır. Ama o at Ahmet’in yadigarıdır. Bunu bütün Ağrıdağı bilir ama Gülbahar’ın babası bilmez. Gülbahar Ahmet’i zindandan kurtarmak için zindan bekçisi Memo ya ne isterse vereceğini söyler.. Çünkü Memo yıllardır onun kardeşi gibidir. Bunu bilir Gülbahar. Ama Memo Gülbahar’a sevdalıdır yıllardır.. Hiçbir şey istemez ve zindanın kapısını açıp, kendini uçurumdan atar. Ahmet sevdiğine kavuşur. Ama babası asla bu evliliğe müsade etmez. Ahmet ve Gülbahar kaçar. Tüm Ağrıdağı Gülbahar’ın babasının karşısına dikilir. Evliliğe müsade edene kadar ordan ayrılmazlar. Babası korkusundan müsade ettiğini söyler.. Ama Ahmet Gülbahar’ın ne karşılığında onu zindandan çıkardığını duymuştur..
Ahmet Gülbahar’ı öylece bırakıp çekip gider..
Canımmm Memo bi saç teline canını verecek kadar sevmişti oysa …
Yaşar Kemal.. Onun kitaplarını okurken sanki bir köy odasında yanan bir sobanın dibinde masal anlatan dedenizin dizinde hissedersiniz kendinizi. Ağrı Dağı efsanesi düz ve akıcı şekilde yazılmış bir destan. Süslü cümleler yok ama yürekten gelen cümleler var,bize bizi; türk insanının aşkını sevdasını anlatan. Okunmalı. Her yaşar kemal romanı gibi.