Ulus Yeni Türkiye Üzerine Tezler

AKP, Cemaat, Sünni - Ulus

Fatih Yaşlı

En Eski AKP, Cemaat, Sünni - Ulus Sözleri ve Alıntıları

En Eski AKP, Cemaat, Sünni - Ulus sözleri ve alıntılarını, en eski AKP, Cemaat, Sünni - Ulus kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mustafa Kemal
Egemenlik, güçle, erkle ve zorla alınır. Osmanoğulları, zorla Türk ulusunun egemenliğine el koymuşlardı. Bu yolsuzluklarını altı yüzyıldan beri sürdürmüşlerdi. Şimdi de Türk ulusu saldırganlara artık yeter diyerek ve bunlara karşı ayaklanarak egemenliğini kendi eline almış bulunuyor. Bu bir olupbittidir. Söz konusu olan ulusal egemenliğini bırakacak mıyız bırakmayacak mıyız sorunu değildir. Sorun, gerçekleşmiş bir olayı yasa ile saptamaktan başka bir şey değildir. Bu ne olursa olsun yapılacaktır. Burada toplananlar, Meclis ve herkes, sorunu doğal bulursa, sanırım ki uygun olur. Yoksa, yine gerçek yöntemine göre saptanacaktır; ama belki birtakım kafalar kesilecektir.
Sayfa 24 - Yordam Kitap
Ulus (millet) inşasından söz etmek, inşa edilmekte olan ulusa dair bir tarih yazımına girişmekten de söz etmek anlamına gelir. Çünkü bugün, her zaman geçmişte kurulur ve kendisini her zaman tarihe atıfla var eder. Bugün nasıl yaşanacağına, ne olunacağına, neyin iyi ve neyi kötü olarak adlandırılacağına dair yapılan her tercih, geçmişin nasıl kurgulanacağına dair de bir tercihtir dolayısıyla. Yeni bir ulus inşa etmek, tarihi yeniden yazmak değildir sadece; o yeniden yazılan tarihten, bugüne ve bugün mevcut olanın meşrulaştırılmasına hizmet edeceği düşünüleni çekip almak ve bugüne taşımaktır. Hangi günler önemli kılınacak, hangi günler devlet töreniyle ve elbette ki ulusun da katılımıyla kutlanacak ya da anılacak, hangi ölülerin yası tutulacak vs. Yeni ulus inşası bu soruların yanıtlanmasıdır da aynı zamanda.
Sayfa 132 - Yordam Kitap
Reklam
..sürekli olarak Cumhuriyet’i kurmakla övünen parti, Cumhuriyet’e muhalifliği ailevi kökenleri ve yaşamı itibarıyla sabit birini cumhura başkan yapmak için aday göstermiş durumdaydı ve bu neresinden bakılırsa bakılsın İslam paradigması üzerine kurulu yeni rejimin, yani yeni Türkiye’nin zaferiydi. Dolayısıyla İhsanoğlu kazansaydı da aslında restore edilmiş haliyle yeni Türkiye kazanacaktı.
Sayfa 229 - Yordam Kitap
1923, egemenliği saraydan ve dolayısıyla gökyüzünden alıp millete/ulusa verir, yani yeryüzüne indirir. Egemenliğin kaynağı artık Tanrı değil, seküler bir kolektif varlık olarak ulustur. 1923’ün temel paradigması tam da bu olarak görülmelidir: Egemenliğin kaynağının ve kullanım biçiminin değişmesi.
Cumhuriyet’in işaret ettiği başka bir şey ise vahyin yerini aklın ve bilimin almasıdır, bu açıdan 1923 bir aydınlanma devrimi olarak da görülmelidir elbette. Bu aydınlanma devriminin idealindeki “yurttaş” ise dinsel hurafelerin etkisinden sıyrılmış, hayattaki en hakiki mürşit, yani yol gösterici olarak bilimi benimseyen kadın ve erkeklere tekabül etmektedir.
AKP, sınıfsal düzlemde bakıldığında nihai ölçekte Türkiye kapitalizminin temel direğini oluşturan büyük burjuvazinin çıkarlarını temsil etmekle birlikte büyük burjuvaziye taşeronlaşma aracılığıyla ürün tedarik eden ve aynı zamanda küresel sermaye için de üretimde bulunan İslami burjuvazinin partisidir. Tam da bu nedenle, AKP rejiminde, iktisadi yaşamın neoliberal ilkeler doğrultusunda belirlenmesine paralel olarak, neoliberalizmin yoksullaştırıcı etkileri ve aynı zamanda güvencesiz çalıştırma, taşeronlaştırma, sendikasızlaştırma gibi politikalar İslam’ın tevekkül anlayışı ve aynı zamanda, hayırseverlik mekanizmaları üzerinden hafifletilmeye çalışılmaktadır.
Reklam
74 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.