Öne Çıkan Altın Dal 2 kitaplarını, öne çıkan Altın Dal 2 sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Altın Dal 2 yazarlarını, öne çıkan Altın Dal 2 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aricia'nın ağaçları altında uyuyan
Cam gibi sakin göl-
Ağaçlar ki loş gölgelerinde
Korkunç rahip egemendir,
Öldüreni öldürmüş,
Kendisi de öldürülecek olan rahip
MACAULAY
Turner'in "Altın Dal" tablosu ile yola çıkılıp, yukarıdaki şiire konu olan miti açıklayan uzun ve oldukça detaylı bir arkeolojik araştırma öyküsü.
Neredeyse tüm dünya halklarının, dinler öncesinden gelen toplumsal davranış şekillerinin kökenini, hangi inanç şeklinin hangi davranışı şekillendirdiğini inanılmaz sayıda örnekle anlatmış James Frazer. Aslında bu araştırmaya inancın arkeolojisi diyebiliriz. Bu tür inanç, töre, şenlik, kutlama, kurban, ayin vb konulara ilgi duyanlara beklentilerinin üstünde cevap verecek bir kitap.
Altın Dal 2James G. Frazer · Payel Yayınları · 199251 okunma
Acının ya da derdin onu çekenden bir başka kişiye aktarılması zorunlu değildir; bunlar, bir hayvana ya da bir şeye de aktarılabilir, ama sonuçta o nesne, o derdi kendisine dokunacak ilk kişiye iletecek bir araçtan başka bir şey değildir. Doğu Hint adalarından bazılarında, epilepsinin, hastanın yüzüne belli ağaçların yapraklarıyla vurmak, sonra da bu yapraklan atmak yoluyla tedavi edilebileceğine inanılır. Epilepsinin yapraklara geçtiğine ve onlarla birlikte atıldığına inanılır.
Altındal-2 kitabı; eskil toplumların yaşayışlarına yön veren tabu, inanış ve totemlerinin incelendiği antropolojik bir kitaptır.
Eskil insanların inanışlarının genel harlarıyla hep aynı olduğu, çok az farklılık gösterdiği, hayatın genel akışını inanışlarının belirlediği , dünyanın farklı bölgelerinden örnekler verilerek açıklanmıştır. Bu
İnsanlar yalnızca kendilerine benzer tanrılar icat etmekle kalmamış onları kendi gibi düşündürmüş ve darandırtmıştır. Cennet dünyanın bir kopyasıdır, dünya cennetin değil.
Domuzun, kutsal Adonis'in bir bedenleşmişi olduğuna inanılması buna oldukça uygun düşüyor; Dionysos ile Demeter'in benzerlikleriyse hayvanın tanrıya olan düşmanlığı öyküsünün, bir domuzda bedenleşmiş eski tanrı görüşünün modern bir yanlış anlamadan başka bir şey olmadığı olasılığını akla getiriyor.
Freud’un Totem ve Tabu eserinde oldukça fazla referans gösterdiği bir yapıt olması sebebiyle dikkat çeken bir eser ,dili gayet hoş ve anlaşılır ama konuyla ilgilenenler dışında oldukça fazla örnek ve tekrar olduğu için (gayet gerekli ) sıkıcı gelebilir.
Altın Dal 2James G. Frazer · Payel Yayınları · 199251 okunma
İlkel görüşe göre, bir insan yüksek ahlaki nitelikleri ya da toplumdaki konumu düşünülerek bir tanrının sözcüsü ya da bedenleşmişi olarak seçilmez. Kutsal esin iyilere de, kötülere de, yücelere de, sıradanlara da eşit olarak iner.
Altın Dal 1-2
Kitabımız 2 ciltten oluşuyor.
Kabilelerin totem inançları ve folklörlerine dair ayrıntılı bir kitap fakat ayrıntı derken şundan bahsediyorum kitabın %80'i örnek geri kalanı ise temel bir kaç bilgiden ibaret. Yazar kitaba pek dahil olamamış. Aslında kitaba dahil olduğu noktalarda ki bu çok az, güzel tespitler yapmış. Fakat örnekleri okurken ister istemez canınız o kadar sıkılıyor ki şahsen okurken çok içim geçti.
Şunu da atlamamak gerekir ilkel diye tanımlanan toplulukların totemlerini, gösterilen örneklere bakarak günümüzle karşılaştırırsak eğer, ilkel totemler gelişerek ve ufak tefek değişiklikler yaparak günümüze gelmiş. Aslında inanç ve totemler bir bakıma miras.
Aslında burada akla iki soru geliyor kendini modern diye adlandıran, ilkel yaşamın tabu ve totemlerini günümüzde mirasçı olarak kullanan 21.yy insanı mı yoksa doğayı anlamak ve kontrol altına alabileceğini düşünüp bu totemleri uyduran kabileler mi daha ilkel ?
21.yy'da insan doğayı kontrol edemeyeceğini anlamış durumda olması gerekirken hâlâ isteyince yağmur yağdıran bir tanrı olduğuna inanıp, yağmur duasına çıkanlar var. Bence sorunun cevabı açık ve net.
Altın Dal 2James G. Frazer · Payel Yayınları · 199251 okunma
İlkel insan kutsal olan şeyin tehlikeli olduğuna inanır; onunla kim ya da ne temasa gelirse, ölmese bile, şiddetle sarsan bir tür elektriksel kutsallık yayılır içine. Bundan dolayı yabanıl özellikle kutsal saydığı şeye dokunmaya hatta onu görmeye karşı isteksizdir.