Anafartalar Muharebatı'na Ait Tarihçe

Mustafa Kemal Atatürk

Anafartalar Muharebatı'na Ait Tarihçe Gönderileri

Anafartalar Muharebatı'na Ait Tarihçe kitaplarını, Anafartalar Muharebatı'na Ait Tarihçe sözleri ve alıntılarını, Anafartalar Muharebatı'na Ait Tarihçe yazarlarını, Anafartalar Muharebatı'na Ait Tarihçe yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Conkbayırı cephesinde bulunan kuvvet, 23 üncü ve 24 üncü alaylardan ibaret idi. Taarruz için istinat ettiğim iki alay da henüz gelmemişti. Gece hulûl etmişti. Bu alayların yollarını şaşırıp hiç gelmemeleri, ihtimal dahilinde idi.
Sayfa 49 - Türk Tarih Kurumu BasımeviKitabı okudu
Düşman tayyaresinin takibi altında hayvanlarımızı dört nal sürerek Kocaçimentepesi yolunu takip ettik. Kocaçimentepesi'nin cenup yamaçlarından, Kurtgeçidi'ni geçerek Conkbayırı tepesine gitmek istiyordum. Kurtgeçidi'ne tekarrüp ettiğimiz zaman, Conkbayırı tepesinden ve onun daha şimalindeki Boyun noktası civarından düşmanın piyade ateşiyle karşılandık. Düşman buraları tahtı işgalinde bulunduruyordu. Kocaçimentepesi'nde bize mensup hiç bir muntazam kıta yoktu. Derelerde, şurada burada bir takım perakende, bozgun efrat görüyordum.
Sayfa 47 - Türk Tarih Kurumu BasımeviKitabı okudu
Reklam
Bazı kumandanlarca mesuliyet yükünü başkalarına yükletmek cihetlerine sapılmağa başlandığı zehabına bile düşüldü. Hakikaten mesuliyet yükü her şeyden, ölümden de ağırdır.
Sayfa 24 - Türk Tarih Kurumu BasımeviKitabı okudu
Muharebede kuvvetten ziyade, kuvveti maksada muvafık sevk ve idare etmek mühim olduğu düşünülmüyordu.
Sayfa 23 - Türk Tarih Kurumu BasımeviKitabı okudu
Muharebe meydanında cereyan eden hali temaşa ederken bir şarapnel parçası göğsümün sağ tarafına çarptı. Cebimde bulunan saati parça parça etti. Vücuduma nüfuz edemedi. Yalnız derince bir kan lekesi bıraktı. (Bu saat enkazını bilahare, bugünün hatırası olmak üzere, Liman Paşa'ya verdim. O da, asalet armasını havi, kendi saatini bana verdi.)
Sayfa 94 - Sel Yayınları, M. Kemal AtatürkKitabı okudu
Bütün askerler, zabitler, artık her şeyi unutmuşlar, nazarlarını, kalplerini verilecek işarete merküz bulunduruyorlardı. Süngüleri ve bir ayakları ileri uzatılmış olan askerlerimiz ve onların önünde tabancaları, kılınçları ellerinde zabitlerimiz kırbacımın aşağı inmesiyle ahenin bir kitle halinde şirane bir savletle ileri atıldılar. Bir saniye sonra düşman siperleri içinde asumani bir gulguleden başka bir şey işidilmiyordu: Allah Allah Allah!...
Sayfa 93 - Sel Yayınevi, M. Kemal AtatürkKitabı okudu
Reklam
133 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.