Angel Dayı
Panait IstratiAngel Dayı Gönderileri
Angel Dayı kitaplarını, Angel Dayı sözleri ve alıntılarını, Angel Dayı yazarlarını, Angel Dayı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kendi gönlümün efendisiyim.
Sayfa 155Kitabı okudu
Şunu unutmayalım ki, özgürlük içinde yaşanan bir yıl, bir ömürlük köleliğe bedeldir.
Sayfa 101Kitabı okudu
Ama kötülükle iyilik, aynı yaşamın iki ayrı gücüdürler, yaşamsa düşüncemize de, bize yakışana yakışmayana da pek kulak asmaz. Onun gözünde, acı ve zevk, aynı kör rüzgârın iki ayrı yönüdür. Elinden geldiği gibi sür tekneni, becerebildiğin gibi yaşa ve öl.
Sayfa 91Kitabı okudu
-Alnına yazılandan başkasını yaşamak üzere kendini zorlayan adam yere serilmiş demektir.
Angel başını salladı:
-Budur ha, yere serilen adam? Peki alnına yazılandan başkasını yaşamaya uğraşmayan adama ne diyorsun?
Sayfa 75Kitabı okudu
"Hiçbir şeyden tat almaz olduğun an ölüsündür... Ben de üç yıldır ölüyüm..."
Sayfa 71Kitabı okudu
Gönlümüz ha? Gönlümüz? Ah Adrien, ah... ne kadar ağlasak azdır onun için! Ha bire çarpan şu avuç içi kadar yüreğimize bakıp bakıp da ağlayalım. Sonsuzluğu içinde taşıyan, daha toplu iğne başından büyük olmadığı dönemde, ana karnının sıcaklığını bulur bulmaz çarpmaya başlayan; hem büyüyüp hem çarpan; doğumundan ölümüne dek, bir an bile ara vermeksizin heyecanlanan, sevinen, acı çeken şu şalgamcık, yerelmacığı! Neyse!...
Sayfa 52Kitabı okudu
Tutkularla duyular, getirebilecekleri rahatlıktan çok daha fazla gürültü patırtıya yol açarlar.
Sayfa 51Kitabı okudu
En çok neyin eksik acaba: aklın mı, yüreğin mi?
Sayfa 50Kitabı okudu
Çektiklerimizin yüce Tanrı'nın sonradan seni seçkin kulları arasına katmak üzere hazırladığı sınavlar olmadığını kim biliyor.
Sayfa 30Kitabı okudu
Ah o harika insan elinin yüzüstü bıraktığı şeylerin hüznü, ne güçlüdür senin dilin!
Al bakalım, kahpe Felek! dedi. Sen her belimi büküşte ben yeniden doğruluyorum. Al sana!
Sayfa 17Kitabı okudu
Üstelik birini suçlamak veya umudunu bir şeye bağlamak faydasızdır. Mutluluk ya da mutsuzluk insan anasının karnından çıkmadan evvel onun için seçilmiştir. Ne mutlu az hisseden ya da hiçbir şey hissetmeyene! O çok az ister, hayat da ona o ölçüde verir. Ne yazık hissedip isteyene, asla yeteri kadarına sahip olamaz.
Sayfa 37Kitabı okudu
Kardeşçiğim, seni tekrar aramıza almak, sevmek ve kendimizi sana sevdirmek istediğimiz için seni çağırttım... Artık hayatı sevmiyor musun? Artık hiçbir şeyi sevmiyor musun?
Sevsem de, sevmesem de, hepsi bir... Ve hepsi boş... Fakat abla, ne diye benimle uğraşıyorsun?
Nasıl, Angel? Ben senin ablanım, senin derdin benim derdim demektir.
Doğru değil. Sen kendi dertlerini çektin ve çekiyorsun, fakat benimkileri değil.
Hayır, Angel, kanı bir olanların dertleri de birdir.
Kan birliği diye bir şey yoktur; bir bacağımı kessem, benim kanım akar, seninki değil.
Öyle ama birlikte çektiğimiz acılar da var.
Öyle bir şey yok. Allah göstermesin ama, yarın sen oğlunu kaybetsen, ben acırım, fakat sen ölürsün.
Ablası, bu mantığa acı acı aklı yatarak sustu; Angel Dayı da biraz daha rakı içti.
Remzi Kitabevi
Mutluluğa fazla düşkünüz..
Bildiğim bir şey varsa, o da, niçin, nasıl olduğunu bilmeden ahmakça ıstırap çektiğimiz, öldüğümüzdür. Şunu da biliyorum ki bizim en büyük hatamız mutluluğumuza fazla düşkün oluşumuzdur, halbuki hayat bizim arzularımıza karşı kayıtsızdır; mutluysak, tesadüfen, mutsuzsak, gene tesadüfen.
Remzi Kitabevi