Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ankara, Mon Amour!

Şükran Yiğit

Ankara, Mon Amour! Gönderileri

Ankara, Mon Amour! kitaplarını, Ankara, Mon Amour! sözleri ve alıntılarını, Ankara, Mon Amour! yazarlarını, Ankara, Mon Amour! yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
...düşününce beklentileri ortaya çıkar insanın,beklentilerden de hayal kırıklıkları.
Sayfa 115 - İletişim
Çocukların zaman kavramı üzerine :)
En uzak zaman dilimi yarındı, en güzel şeyler beş dakika sonra olacaklardı, öğleden sonra belki beklenebilir bir şeydi, akşama doğru ise hala belirsizliğini koruyordu.
Sayfa 48 - İletişim
Reklam
Çocukluğun, kimsenin dokunamayacağı ve sadece ve ama sadece kendi hayatını sürdüren rüyasının neresinde yer açar insan bu gökten zembille iniveren gerçeğe?
Yirmi yaşındaydık ama önümüzde kucaklanması gereken bir hayat olduğunun farkında bile değildik. Gelecekten çok yaşadıklarımız önemliydi. Yaşadığımız her an bir anı olsun istiyorduk. Biz ordaydık, vardık, önemliydik.
Bazen hayatı, yaşadıklarımızı sadece eski bir şarkıyı özler gibi özlesek ve çok sevdiğimiz bir plak gibi özenle tozunu alıp pikaba yerleştirsek.
Trajedilerin en büyüğünün bizi en gündelik, en banal, en her zamanki hayatımızı yaşarken gelip bulacağına inanırım. İnsanın yağmurlu, soğuk bir akşamüstü soluk soluğa vardığı sıcacık evinde yüreğine saplanan bir kurşun, kanlı bir savaşın orta yerinde saplanan bir kurşundan daha fazla acıtmaz mı?
Reklam
İnsan nasıl bazı kitapları çok severek okusa da, bir süre sonra neler olduğunu unutur ve o kitaptan sadece bir duygu kalırsa geriye, o günden de bana sadece bir duygu kaldı.
Büyünün bozulmasından korkuyorum.Büyü, bütün resimlere tek tek bakmak, eğer bir resme bakmazsam o resimdeki insanlar belki de üzülürler, ya da küserler ya da hep kıyısından döndüğüm o korkunç düşünce: Yok olup giderler belki de.
Ablamın Orta Atlası gibi... Bazen hem her yerde hem de hiçbir yerdeydik.
Reklam
Hayat hemen oracıkta, kolonyalı ellerimi koklarken yeniden başlıyordu sanki.
Bu "özür dilerim" büyülü, her derde deva bir etki yapıyor olmalıydı bu dünyada, olay oracıkta kapanıveroyordu hemen.
Merak, daha fazla yaşamak, hiçbir şey kaçırmamaktı sanki.
Ne kadar zaman geçmişti acaba? Saatlerle de işlemiyordu ki kafam. En uzak dilimi yarındı, en güzel şeyler beş dakika sonra olacaklardı, öğleden sonra belki beklenebilir bir şeydi, akşama doğru ise hâlâ belirsizliğini koruyordu.
İnsan nasıl bazı kitapları çok severek okusa da, bir süre sonra neler olduğunu unutur ve o kitaptan sadece bir duygu kalırsa geriye, o günden de bana sadece bir duygu kaldı. O güne ait, bir daha hiç yaşanması mümkün olmayan, ama hafif bir meltemle gelen ve nereden geldiği belli olmayan bir yasemin kokusu gibi.
1.229 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.