Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Anlam Kavramı Üzerine Bir Deneme

Teo Grünberg

Anlam Kavramı Üzerine Bir Deneme Gönderileri

Anlam Kavramı Üzerine Bir Deneme kitaplarını, Anlam Kavramı Üzerine Bir Deneme sözleri ve alıntılarını, Anlam Kavramı Üzerine Bir Deneme yazarlarını, Anlam Kavramı Üzerine Bir Deneme yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
bir an için tek belgeleme yolunun dolaylı-belgeleme  olduğunu kabul edelim
O zaman bilgi ifade eden her bir önerme (doğruluğu belgelenmiş bir önerme olacağından) bir takım  öncüllerin varolmasını gerektirecektir. Oysa her öncülde bilgi  ifade eden bir önerme olduğundan kendi doğruluğunu belgeleyecek öncüllerin varolmasını gerektirecek, v.b. sonsuza kadar!  Bu ise bir durmadan-gerileme [infinite regress] olmaktadır. Şu halde ilk önermenin belgeleme-zinciri, (yani bu önerme ile onun öncülleri, öncüllerinin öncülleri, öncüllerinin öncüllerinin öncülleri, v.ö. den kurulu önermeler dizisi) ya sonsuz olacak, ya aynı  bir önerme kendi belgeleme-zincirinde öncü) olarak tekrarlanacak (döngülü zincir hali), ya da zincir sonlu olup sonundaki uç- önermelerin doğrulukları belgelenmemiş olacaktır.
Kavramlar en geniş manada birer tümel olduklarından, "kavram" sözcüğünün manalarını bir de tümellerin çeşitli yorumlanma biçimlerine göre sınıflandırabiliriz. iii)"Konseptüalist" görüş: Tümeller varolan nesneler olmakla birlikte, zihin tarafından yaratılırlar. Biryol Husserl'in 'noema'ları bir de "Sezgicilik" adı altında tanınan ve H. Poincare, Brouwer, Weyl, Heyting gibi matcmatikçi filozoflar tarafından temsil edilen akım, Ortaçağ konseptüalizm'inin modern bir biçimi sayılabilir. ReaIist (Platoncu) görüş açısından tümelierin bulundukları (keşfedildikleri), konseptüalist görüş açısından ise bunların icat edildikleri söylenebilir.
Reklam
"Mantık" terimi iki ayrı manada kullanılmaktadır: a) "Mantık" terimi çeşitli nesnel dil-sistemlerinin "değil", "ve", "veya", "ise", "bütün", "bazı", "dır" gibi mantıksal ifadelerden kurulu lojik-iskeletlerini gösterir. Buna göre her bir dil-sisteminin kendine özgü bir mantığı vardır. Yani bu manada "mantık"tan değil, "mantıklar"dan söz etmek yerinde olur. Her mantık, iskeleti olduğu dil-sistemini kullanan kişilerin çıkarım (inference, raisonnement) çabalarının dilsel belirtisidir. b) "Mantık" (a) manasındaki mantıkların yapılarını inceleyen, dolayısıyla ancak üst-dilde ifade edilebilen bir bilgi-sistemi demektir. (b) manasını (a) manasından ayırt etmek için (b) manasındaki mantığa "üst-mantık" (metalogic) de denilmektedir.
"Yaşantılar" (experiences) da fiziksel olaylar gibi dört-boyutlu bir uzay-zaman çerçevesi içinde yorumlanabilir; ancak yaşantıların kapladığı uzay-zaman bölgeleri fiziğin objektif uzay-zamanı içinde değil, sübjektif (psikolojik, fenomenolojik) uzay ve zamanın içinde yer alır. "Sübjektif uzay" görme-alanı -visual field-, işitme-alanı -auditive ve field-, dokunma-alanı -tacitile field-, .. gibi duyusal alanlardan meydana gelir. imdi bütün yaşantılarm -birer somut bilinç-verisi olarak -(sübjektif) "zaman" içinde olduğu genel bir şekilde kabul edildiği halde, hepsinin (sübjektif) "uzay"ın da içinde bulunduğu söylenemez. Nitekim bir "düşünme", "bilme", "inanma", "şüphe-etme" veya "isteme" akt'ının, hatta bir "sevinç" veya "üzüntü" duygusunun böyle bir "uzay"ın içinde belli bir "yer'' kapladığının öne sürülmesi gülünç olsa gerek.
Hiç bir dil kullanmadan düşünmek imkansız olsaydı (yani "düşünmek" kendi kendimizle sessizce konuşmadan başka bir şey olmasaydı), bu iddiamız istisnasız doğru olacaktı. Oysa, hiç olmazsa bazı çok basit düşünme tarzlarının dilden büsbütün bağımsız olarak mümkün olduğunu kabul etmemek güçtür. (Bkz. Russell, Humall Knowledge, s. 71; Lewis, The Modes of Meaning, s. 236)
Sırf bunu diyebilmek için 380 syf :'(
Formalize gözlem-dillerini yorumlanmamış formalize dillerle "yarı-yorumlanmış formalize diller" halinde birleştirdiğimizde, elde edilen sistemlerin de bütün terimlerinin "tanımlanmış" olacağını, dolayısıyla bütün önermelerin "belgelenebileceğini" söyleyebiliriz. Böylece bir yandan (matematiksel teoriler gibi) salt formel bilgi-sistemlerini "yorumlanmamış formalize diller" şeklinde, öbür yandan "empirik bilgi-sistemleri"ni ("formalize gözlem-dilleri"ne dayanan) "yarı-yorumlanmış formalize diller" şeklinde ifade etmek suretiyle bütün bilgi-sistemlerini "öndayanaksız-olarak yeniden kurabileceğimizi" görüyoruz. Bu şekilde "öndayanaksız" felsefenin mümkün olduğunu da kanıtlamış oluyoruz. Bundan sonra yapılacak iş "öndayanaksız" felsefenin gerçek- leştirilnıesindeıı, yani bütün bilgi-sistemlerinin "öndayanaksız-olarak yeniden kurulması"ndan ibarettir...
Reklam
Yeni başlayacakları için
Bir yandan felsefenin ilk ele alacağı problemin 'anlam'ın anlamının aydınlatılması olduğunu öne sürerken, öbür yandan 'anlam'ın anlamını aydınlatmadan önce 'felsefenin' anlamını aydınlatmaya kalkışıyoruz. Oysa 'felsefe'nin anlamının aydınlatılması da bir felsefe problemi olduğundan, ancak "anlam"ın anlamının aydınlatılması problemi çözüldükten sonra ele alınabileceği düşünülebilirdi. Ama dil-seviyeleri göz önüne alındığında bir tek felsefe değil, birçok felsefe-seviyeleri karşımıza çıkmaktadır.
"Önerme" (İngilizce "statement", Almanca "Aussage" ve Fransızca "proposition") terimi dört ayrı şekilde tanımlanabilir: a) Gramer (sözdizimi) bakımından; bir "bildirsel-cümle" (declarative sentence) demektir. b) Modem mantık bakımından, belli bir doğruluk-değeri olabilen herhangi bir ifade demektir. c) Anlam-teorisi bakımından, bilgisel-anlam bağlamlarından bağımsız olarak belirlenebilen herhangi bir ifade demektir. d) Klasik mantık bakımından, bir yargıyı dile-getiren herhangi bir ifade demektir.
"modus ponens" türünden bir çıkarım kuralının öğrenilmesi, verilen empirik örneklerden Platonumsu bir "anımsama" [reminiscence] ile ideler arasında geçerli "sentetik a priori" bir doğruluğun kavranması manasma hiç de gelmiyor. Tam tersine, böyle bir öğrenme salt "algılama (perception) teorisi" ("Gestalt psikolojisi" veya "davranış psikolojisi") çerçevesinde empirik yollarla aydınlatılması gereken bir "sezgi" veya "görü"ye dayanmaktadır.
"Fizikalist" bir dile ait önermelerin "fenomenalist" bir dile çevrilmesi sonucunda da, objektif (tekil ve genel) terimlerin elenmesi mümkündür. Ancak bu türlü "indirgemeler" bütün "belirtici" ifadelerin (yani bütün tekil-terimierin ve bütün genel-terimlerin) elenmesini hiçbir şekilde sağlayamaz. Bu türlü işlemlerle yapılabilen tek şey, belli bir kategoriye ait terimlerin yerine başka bir kategoriye ait terimlerin konulmasıyla, ilk kategoriye ait terimlerin elenmesidir.
56 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.