Mahir Karaman, çalışkanlığı, planlı ve sorumluluk sahibi biri olması ile tanınmaktadır. Tüm geleceğini titizlenerek katı kurallar doğrultusunda planlamıştır. Bu katı kurallar arasında üniversitedeyken kütüphanede karşılaştığı kıvırcık kızıl saçlara, yeşil gözlere sahip kıza duyduğu ilgi dahil değildir.
Bunun içinde Zeynep’i acımasızca reddetmiş bir daha arkasına dönüp bakmamıştır. Ancak mezuniyetine kısa bir zaman kalmışken bir gerçekle yüzleşir, geleceği hakkında hiçbir fikri yoktur. Ne yapmak, ne olmak istediğini bilmemektedir. Ve bunun için mutlu olacağı bir meslek bulmak için iki yılını buhran içinde geçirir.
Kendini bulmak için çıktığı yolda iyice kendini kaybederken yıllar önce reddettiği kızı görür. Zeynep, yıllar sonra bambaşka biri olmuş ve Mahir’i ilk karşılaşmalarındaki gibi etkilenmiştir. Mahir yıllar önce yaptığı hatayı düzeltip geç kaldığı mutluluğa ve geleceğine kavuşabilecek midir?
Çok naif bir hikayeydi. Mahir’in, Zeynep’e karşı tutumu, ona söyledikleri ve kırmamak için yaptığı şeyler takdir edilecek şeylerdi. İlk tanıdığımız Mahir ile kitabın sonundaki Mahir çok farklıydı. Bazı yerlerde Mahir’e kızarken, bazı yerlerde de Zeynep’e yeter artık dedim. Mahir’in aile ilişkisine hayran kaldım. Özellikle de ablası ve Asaf ile olan konuşmalarına. Hele bir yemek sahnesi vardı orada yerlere yattım. Naif, tatlı bir hikaye okumak istiyorsanız mutlaka öneririm.