Atatürk ve Din

İsmail Yakıt

En Yeni Atatürk ve Din Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Atatürk ve Din sözleri ve alıntılarını, en yeni Atatürk ve Din kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Saygı,Sevgi,Özlem,Minnet ve Rahmetle...
Atatürk'ün Kocatepe'deki halini anlatan yaveri Muzaffer Kılıç anlatıyor: "Ya Rabbi Sen Türk ordusunu Muzaffer et... Türklüğün,müslümanlığın düşman ayakları altında,esaret zinciri altında kalmasına müsaade etme!" diye dua ettiğini o anda da gözlerinden bir kaç damla yaş süzüldüğünü gördüm diye söyler.
Mustafa Kemal Atatürk
Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymada serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünce ve tefekküre muhalif değiliz. Biz sadece din işlerini millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyoruz; kasde ve fiile dayanan taassupkar hareketlerden sakınıyoruz...
Reklam
Atatürk, "Mukaddes mihrabı cehlin elinden kurtarıp ehlinin eline vermek" azmindeydi. O'nun hedefi dinin, siyasî ve maddî bir araç olarak kullanılmasını önlemektir. O'nun din politikasının temeli dini devletten, din işlerini dünya işlerinden ayırmaktır. Bir diğer ifade ile siyasî, sosyal ve hukukî alanlardaki işleri dine dayandırarak bundan menfaat sağlamayı önlemektir.
Sayfa 69 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Görüldüğü gibi Atatürk, Allah'a ve İslâm dinine samimi bir kalple bağlı bulunmaktadır. O, din adına inananların sömürülmesine, dinin politikaya karıştırılmasına ve istismarına karşıdır. Atatürk'ün karşı olduğu çevreler İslâm dininin de karşı olduğu çevreler olup, bunlar yobazlar, bağnazlar, hurafeciler, din simsarları, bezirganları ve aktörleridir. O'nun gerçek din adamlarına önem verdiği ve saygı gösterdiği yukarıda örneklerde de görüldüğü gibi herkesçe bilinmektedir.
Sayfa 68 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
"İslâm hayât-ı ictimâiyesinde hiç kimsenin bir sınıf-ı mahsus halinde muhâfaza-i mevcudiyete (özel sınıf halinde varlığını korumaya) hakkı yoktur. Kendilerinde böyle bir hak görenler, ahkâm-ı diniyyeye muvâfık (dini hükümlere uygun) harekette bulunmuş olmazlar. Bizde ruhbanlık yoktur. Hepimiz müsâviyiz ve dinimizin ahkâmını mütesaviyen öğrenmeye mecburuz. Her fert dinini, diyânetini, imanını öğrenmek için bir yere muhtaçtır; orası da mekteptir."
Sayfa 66 - Ötüken Neşriyat, AtatürkKitabı okudu
Bir başka konuşmasında da hakiki âlimlerle hoca kılıklı câhillerden şöyle bahsediyor: "Efendiler, bir fikri daha tashih etmek (düzenlemek) isterim. Milletimizin içinde hakiki ulemâ, ulemâmız içinde, milletimizin bihakkın iftihar edebileceği âlimlerimiz vardır. Fakat bunlara mukabil ilmî kisve altında ilmî hakikatlerden uzak, lüzumu kadar taallüm edememiş, ilim yolunda lâyıkı kadar ilerleyememiş, hoca kıyafetli cahiller de vardır. Bunların ikisini de birbirine karıştırmamalıyız. Seyâhatlerimde birçok hakiki münevver ulemâmızla (gerçek aydın alimlerimizle) temas etmiş bir seviyede gördüm. İslâmiyetin hakikatlerine ve ruhuna vâkıf olan âlimlerimizin hepsi bu kemâl mertebesindedir. Şüphesiz ki, bu gibi ulemâmızın karşısında, imansız ve hâin ulemâ da vardır. Fakat bunları onlarla karıştırmak doğru olmaz."
Sayfa 56 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Reklam
101 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.