En Eski Atatürk'ten Sonra Bugünlere Nasıl Geldik? Gönderileri
En Eski Atatürk'ten Sonra Bugünlere Nasıl Geldik? kitaplarını, en eski Atatürk'ten Sonra Bugünlere Nasıl Geldik? sözleri ve alıntılarını, en eski Atatürk'ten Sonra Bugünlere Nasıl Geldik? yazarlarını, en eski Atatürk'ten Sonra Bugünlere Nasıl Geldik? yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mustafa Kemal Paşa, çağdaş bir cumhuriyete yönelen devrimlerini 1922 ile 1932 yılları arasında, on yıla sığdırdı.
Devrimleri bu kadar kısa sürede gerçekleştirmesi, kimi yazarlar tarafından, yaşama veda ettikten sonra eleştirildi.
Dediklerine göre, devrimler zamana yayılarak gerçekleştirilseydi, ulus tarafından sindirilecek, daha az saldırıya uğrayacak, daha az eleştiri konusu olacaktı.
Fakat, Mustafa Kemal Paşa'nın bildiği bir gerçek vardı:
Kafasında yıllardır kurguladığı çağdaş cumhuriyeti oluşturacak devrimleri ancak kendi zamanında, sarsılmaz iradesiyle gerçekleştirip uygulamaya koyabilirdi.
Din, bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uyumakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünce ve tefekküre karşı değiliz. Biz sadece din işlerini millet ve devlet işlerine karıştırmamaya çalışıyoruz. Kaste ve fiile dayanan bağnaz hareketlerden sakınıyoruz ve buna asla meydan vermeyeceğiz. Atatürk.
Atatürk'ün din konusundaki öğretilerini özetlemek gerekirse; çoğu yerde ve gerektiğinde kullanmayı sevdiği kısa bir cümle ile şöyle diyebiliriz:
"Adam olmaktır, adam!"
Bizi yanlış yola sevk eden habisler, çok kere din perdesine bürünmüşlerdir. Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz; görürsünüz ki milleti mahveden, esir eden, yıpratan kötülükler hep din kılığı altında küfür ve alçaklıktan gelmiştir.
Memleketi ve milleti kurtarmaya çalışanların aynı zamanda mesleklerinde birer namuslu uzman ve birer bilgin olmaları lazımdır. Bunu sağlayan okuldur. Ancak bu şekilde her türlü teşebbüsün mantıklı sonuçlara ulaşması mümkün olur. Atatürk.
Keşke 1919'dan on yıl önce Türklüğün başına geçseydi... Ne Balkan Savaşı'na fırsat verirdik, ne de Birinci Dünya Savaşı'na girerdik. Ve keşke 1938'den sonra ölseydi... Kurtuluşumuzu tamamladık. (F. R. Atay)
Bu gün kendine reformcu diyen korkak ikbalcilere bakınız: Türk çocuklarının on binlercesine medrese ilkokullarında medeniyet düşmanlığı ve Türkiye halkının milyonlarcasına cami kürsülerinde Atatürk devrimleri düşmanlığı telkinleri yapıldığı bilinirken susmakta değil midirler?..
Kuşlardan daha erken
Kalkarım ben her sabah
Hemen derim gönülden
La ilahe illallah
Durgun deniz uyanır
Mavilere boyanır
O da Allahı tanır
La ilahe illallah
(ilköğretim alfabe-okuma kitabından)
...