Zeynep, alışveriş yaptıkları mağazanın karşısındaki filayağının süslemesindeki, pembe mermerin üzerindeki doğal bal sarısı kalbi görünce, ağzı açık kaldı.
Yaşam dedikleri buydu demek.
Nefes. Derin, kocaman bir nefes. Ciğerleri "Ohh" dedirtecek biricik nefes. Sonsuz sayıda alınıp, sonuncusu dışında adı anılmayan nefes. Bir soluk. His. Birincisinden, altıncısına kadar his.
Aşağıda Yetim, yukarıda dünya. Gündüzle geceyi ayırt edebileceği kadar ışık. Bir döşek, Bir masa. Masanın ayağı kırık. Varsın olsun. Nefes alacak kadar geniş, kaybolmayacak kadar küçük bir oda.