Aleviliğin Tarihsel Altyapısı Yahut Anadolu'da İslam-Türk Heterokdosisinin Teşekkülü

Babailer İsyanı

Ahmet Yaşar Ocak

Sayfa Sayısına Göre Babailer İsyanı Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Babailer İsyanı sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Babailer İsyanı kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Daha Anadolu'da yaptıkları ilk fetihlerden itibaren Selçuklular, vaktiyle Horasan'a indiklerinde zengin toprak sahipleriyle halk kitleleri arasında gördükleri büyük uçurumu, Bizans aristokrat toprak sahipleriyle yerli ahali arasında da gördüler. Bu sebeple herhangi bir sosyal krizden sakınmak maksadıyla, kendi geleneklerine de uygun olan mîrî toprak rejimi ile askerî iktâlar sistemini uygulamaya başladılar. Hatta XIII. yüzyıla kadar feodal sistemin oluşmasına da engel olabildiler. Fetholunan bütün topraklar, İslâm hukuku gereğince doğrudan doğruya devletin malı telakki ediliyordu. Mamafih bazı şartlar altında özel mülkiyet de kabul olunmuştu ama bu tip mülkiyet önemli bir miktar teşkil etmiyordu. Özel mülkiyet şehirlerle köylerin yakınlarında bulunan bahçeleri, bağları ve buğday ve arpa tarlalarını içine alıyordu. Bu özel mülkiyetin yanında başka bir çeşit mülkiyet daha vardı ki, devlet hizmetindeki bazı şahıslara hükümetçe verilmişti. ''Dîvanî malikâne'' diye adlandırılan bu çeşit toprak mülkiyeti ne satılabilir, ne bağışlanabilir ne de miras yoluyla intikal edebilirdi.
Sayfa 58 - Dergah Yayınevi, 9. Baskı Kasım 2020, BABAİLER İSYANININ SEBEPLERİ, TEMEL SEBEPLER, İKTİSADİ OLANLAR
Muhtemelen XIII. yüzyılın ilk çeyreğinden sonra, devletin siyasi, ekonomik ve kültürel bakımlardan en parlak bir dönemde bulunmasına rağmen, toprak rejimi bozulmaya ve özel mülkiyet veya vakıflar, konar-göçerler için hayatî önemi hâiz müşterek mülkiyet (kollektif) aleyhine dönmeye başladı. Bu bozulma, köylerde de hatırı sayılır özel mülklere sahip bir toprak aristokrasisinin çıkmaya başlamasına yol açtı. Bu toprak aristokratları köylüleri ırgat olarak kullanıyordu. Böylece, köylülerle devlet arasında bu büyük toprak sahiplerinden ibaret bir aracı sınıf meydana geldi.
Sayfa 59 - Dergah Yayınevi, 9. Baskı Kasım 2020, BABAİLER İSYANININ SEBEPLERİ, TEMEL SEBEPLER, İKTİSADİ OLANLAR
Reklam
Bu konar-göçer Türk zümreleri Maveraünnehir'den bu yana, bu sert geleneksel yapı yüzünden, onları gerek yerleşik hayata geçirmeye, gerekse bir zaptu rapt altına alımağa çalışan bütün merkezi yönetimlere ve kendilerine hor bakan yerleşik kesimlere karşı kolay kolay uzlaşmaz bir psikoloji içinde yaşamayı sürdürüyorlardı.
Burada, Türkmenlerin hayat şartlarını ağırlaştıran önemli bir başka faktörü daha, demokgrafik yapıdaki yoğunlaşmayı da unutmamak gerekir, ki bu da toprak konusundaki bu sıkıntılara rağmen bir de, XIII. yüzyılın başından beri Anadolu'ya devamlı sûrette vuku bulan göçler sebebiyle Türkmen nüfusundaki artıştır. ... XIII. yüzyılın başlarına, hatta ilk çeyreğine gelinceye kadar durum bu merkezdeydi. Fakat, bu devirden itibaren, Moğol istilâsınınkiler de dahil olmak üzere yeni göç dalgaları, yeni nüfus artışı sebebiyle eskiden gelip hayatlarını düzene sokmuş olanların bu düzenini büyük bir ihtimalle alt üst etti. Arâzi muhtemelen yetersiz hale geldiğinden hükümet yeni gelenleri yerleştirme hususunda zorlanmaya başladı. Ayrıca, yerleşik hayata geçip buna alışanlar, ellerindeki ekili arazileri yeni gelenlerle mer'a veya kışlak olarak paylaşmaya razı olmuyorlardı. Tabiatıyla bu da yenilerle eskiler arasında geçimsizliğe yol açıyordu. Bu tip kavgalar, hayvanlarına mer'a arayan ve hükümetin talimatını dinlemekten çok kendi bildiği gibi hareketi tercih eden Türkmenler arasında, Baba Resûl isyanından önce beliren genel memnuniyetsizliğin artmasında hatırı sayılır bir etken oluşturmuş olmalıdır. Bu yüzden isyanın temelinde, bu sade, basit ama zor bir hayat yaşayan insanların, her ne pahasına olursa olsun, yüzyıllardan beri alıştıkları konar-göçer hayatlarını sürdürme yolundaki sarsılmaz azimlerini aramak ve bunu önemli bir faktör olarak kabul etmek gerekir. Onlar kendilerini yerleşik hayat yaşayan kardeşlerinin arasında çok rahatsız hissediyorlardı.
Sayfa 60 - Dergah Yayınevi, 9. Baskı Kasım 2020, BABAİLER İSYANININ SEBEPLERİ, TEMEL SEBEPLER, İKTİSADİ OLANLAR
Babai isyanı'nın temelinde, sade,basit ama zor bir hayat yaşayan insanların, her ne pahasına olursa olsun, yüzyıllardan beri alıştıkları konar-göçer hayatlarını sürdürmeye yolundaki sarsılmaz azimlerini aramak ve bunu önemli bir faktör olarak kabul etmek gerekir. Onlar kendilerini yerleşik hayat yaşayan kardeşlerin arasında çok rahatsız hissediyorlardı. ohalde isyanın gelişi kısa zamanda geniş bir alana yayılmasının sebeplerinden birini,söz konusu bu nüfus yoğunluğunda aramak herhalde doğru olacaktır
...Bütün bunlara bir de Türkmenlerin bazan yolları üstünde bulunan şehir ve kasabalara, köylere yaptıkları yağma akınlarını eklemek gerekir. Onlar bu yağma hareketlerini kendi bazı kaçınılmaz ihtiyaçlarını temin için yapıyorlardı ve bu arada kervanlara da hücumdan geri durmuyorlardı. Yağma hareketlerine engel olmak için şayet hükümet araya girerse, o zaman da hükümet kuvvetleri ile Türkmenler arasında kavgalar çıkıyordu. Devrin kaynakları Türkmenlerin bu tip yağma hareketlerinden örneklerle doludur. İşte gerek köylüler, gerekse şehirli ahali ile yaptıkları bu sürekli çatışmalar, onların yerleşik nüfus ile aralarında doldurulmaz bir boşluk yaratmıştı. Bu boşluk, birbirinden tamamen farklı bir hayat tarzı sürdüren bu iki zümre arasında, belki bizim bugün yeterince kavrayamadığımız bir sosyal zıtlaşma meydana getiriyordu.
Sayfa 61 - Dergah Yayınevi, 9. Baskı Kasım 2020, BABAİLER İSYANININ SEBEPLERİ, TEMEL SEBEPLER, İKTİSADİ OLANLAR
Reklam
70 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.