Baharistan

Molla Câmî
8.1/10
47 Kişi
200
Okunma
67
Beğeni
12,7bin
Görüntülenme
Câmî (öl. Herat 1492) Baharistan’ı Şirazlı Sâ’dî’nin mensur-manzum Gülistan isimli kitabını örnek alarak yazmıştır. Eserde, dünya hayatı için gerekli görülen bilgi, görgü ve öğütler, zevkle okunacak şekilde bir araya getirilmiştir. Baharistan: 1. Sufilerin örnek davranış ve sözleri, 2. Faydalı nükteler ve öğütler içeren hikmet ve hikâyeler, 3. Yönetim usülleri ve idarecilerin davranışları, 4. Cömertlik ve cömertler, 5. Aşk ve aşıklarla ilgili bilgi ve hikâyeler, 6. Lâtifiler, 7. Şiir ve bazı şairler hakkında bilgiler, 8. Hayvanların dilinden hikâyeler adlı bölümlerden oluşmaktadır. BAHARİSTAN’dan: ŞAKA: Karanlık bir gecede kör bir kişi elinde bir kandil ve omuzunda testi yolda yürüyordu. Densiz bir kişi ona yaklaştı ve “Ey cahil! Sana göre gece gündüz aynıdır. Aydınlık ve karanlık senin gözünde beraberdir. Bu kandilin ne faydası var?” dedi. Kör kişi güldü ve: “Bu kandil kendim için değildir. Bana çarpıp testimi kırmasınlar diye senin gibi akılsız ve gönül gözü körler içindir.” dedi. HİKMET: Üç iş, üç toplulukta çirkin görünür: Padişahlarda sertlik, bilginlerde mala karşı hırs, zenginlerde cimrilik.. HİKMET: Dünya adaletle imar edildiği gibi, zulümle de harap olur. Adalet, bulunduğu alandan binlerce fersah uzaklığa aydınlık verir. Zulüm de, yerinden binlerce fersaha karanlık verir.
164 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 1487
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

164 syf.
8/10 puan verdi
·
15 saatte okudu
Molla Câmî Baharistan’ı,"Yeni bilgileri, terimleri öğrenmenin yeni yetişmekte ve henüz sıkıntı görmemiş olan çocuklar için ağır bir yük olacağını, gönüllerine korku vereceğini düşündüğünden; onların gönüllerini ferahlandırmak ve hoş tutmak " amacıyla Şirazlı Sâ’dî’nin Gülistan isimli eserini örnek alarak kaleme almıştır. Eser, dünya hayatı için gerekli öğütler, sufilerin örnek davranış ve sözleri, adelet ve cömertlik ile ilgili hikmetler, latifeler, aşk ve aşıklar ile ilgili hikayeler, mükemmel beyitlerden oluşmakta. İnsan ruhuna iyi gelen, şahane bir eser. Öğütler, hikâyeler, latifeler ve beyitler çok güzel. Ara ara dönüp tekrar okunabilir. Özellikle eski edebiyat sevdalılarına tavsiye ederim. Yalnızca tercümenin çok sade olduğu bu sebeple de derin anlamı ve estetik zevki kırdığı kanaatindeyim.
Baharistan
BaharistanMolla Câmî · Akçağ Yayınları · 2018200 okunma
328 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Baharistan
Baharistan
Molla Cami hazretlerinden okuduğum ikinci eser. #MollaCami hazretlerinin eserinin evimde olması bile büyük bir kıymet . Böyle bir zatın eserlerini mutlaka evimizde ve bağrımızda taşımalıyız. Bu eseri ilk gördüğümde evvela ismi kalbimde yer açmıştı. Sonra Semerkand yayını olması da ayrıca sevindirdi,çünkü Semerkand gerçekten işin ehlifakat dilinin kelimelerinin biraz ağır olduğunu vurgulamalıyım. Bu eser minik minik olaylardan menkıbelerden bahsediyor. Evliyaullahın yaşadığı küçük küçük olaylar. 200 küsur sayfa bir eser. Sadi Şirazinin Bostan Gülistan eserinden esinlendim buyuruyor Molla Cami. Hikayeciklerde geçen evliyaların minik biyografisini de hemen en altta haşiye olarak almışlar. Bilgi katıyor.Genel olarak her menkıbe sonu beytler ve şiirler ekli. 8 bahçeden oluşuyor. Bir bahçe de sadece bir takım evliyaların tanıtımını almış. Girişte Molla Caminin hayatı eserlerinin tanıtımı ve bu esere verdiği şedit kıymet,ve hisleri,bağrınızda hissediyorsunuz.
Baharistan
BaharistanMolla Câmî · Semerkand Yayınları · 2017200 okunma
102 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Molla Câmî, Bahâristân adlı eserinde en önemli meselenin Adalet olduğunu şöyle ifade ediyor: "Adalet ve insaf öğren çünkü memleketi korumakta küfür ve din, adalet kadar işe yaramaz. * Dünyanın düzeni için dinsiz adalet, dinli idarenin zulmünden daha iyidir.
Baharistan
BaharistanMolla Câmî · Akçağ Yayınları · 2018200 okunma
185 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
29 günde okudu
Baharı bekleyen kumrular gibi
Baharistan, Cami'nin 8 bahçede açan güzelliklerden derlediği bir bahar. Kendisinin de kitabın sonunda belirttiği gibi; "Cami'nin çalakalem tabiatını sınadığı bu garip eser..." aslında kendisi için ömrü boyunca heybesine attığı güzel sözleri, şiirleri, hikmetleri, erdemli insanları ve onların hayatlarından, eserlerinden küçük bir parçaları okuyucusuyla paylaşmasından ibaret. Harika bahçeler var Baharistan'ın içerisinde. Hem güzel şiirler yazan şairleri, hem iktidarları kadar yürekleri de kuvvetli olan sultan ve devletlileri, yetmemiş fabllarla hayvanları konuşturarak kıssalarından almamız gereken hisseler toplamış bu bahçelerin her birinde. Aşkı, ayrılığı, hasreti ve ölümü de elbette unutmamış. Bir başucu kitabı gibi birer sayfalık hatta daha kısa hikmetli Mesnevi, beyit ve hikayelerden oluşan eseri bir oturuşta bitirmeniz mümkün olsa da işi günlere yayıp tatlı ibretlerle doldurabilirsiniz günlerinizi. Okumanız tavsiye ederim.
Baharistan
BaharistanMolla Câmî · Maarif Matbaası · 1945200 okunma
102 syf.
9/10 puan verdi
Kitap İnsan fıtratına dair çeşitli hikayeciklerden ve nasihatlardan oluşuyor. Anlattığı her hikayenin ardından beyitler ile pekiştirmesi, özetlemesi çok iyi olmuş. Arada böyle kitaplar okunması taraftarıyım, giderek can sıkıcı bir hâl alan dünya hayatından, kendi özünüze, saf-temiz yaratılış fıtratımıza açılan birer pencere gibi düşünün, okuyun ve bu pencereden kendi özünüzü seyre dalın. Emin olun sıkılmayacaksınız...
Baharistan
BaharistanMolla Câmî · Semerkand Yayınları · 2017200 okunma
286 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
21 saatte okudu
Çok eğlenceli bir kitap. Kütüphanemde yirmi dört sene tekrar okunmayı beklemiş. Kısa hikayeler ve beyitlerden oluşuyor. Bir çırpıda okunabilir. Kısa tarihi bilgileri de kapsayan ders verici bir kitap. Okunmalı...
Baharistan
BaharistanMolla Câmî · Akçağ Yayınları · 2018200 okunma
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Klasik Fars edebiyatının son büyük şairi sayılan ve "Hatemü’ş-şuarâ” lakabıyla anılan Molla Câmî [kuddise sırruhû], nazım ve nesir alanında birçok eser kaleme almıştır. Sayısız şair tarafından övgüye mazhar olan Câmî, Hindistan’dan Balkanlara kadar geniş bir coğrafyada büyük saygı görmüştür. Elinizdeki eser de Molla Câmî tarafından kaleme alınan bu güzel çalışmalardan biridir; tertip ve üslûp bakımından da oldukça önemlidir. Dil ve anlatım yönüyle sade ve anlaşılır olarak yazılan bu güzide kitap, hem didaktik manada seçkin bir yere sahiptir hem de şairler tezkiresi niteliğinde edebiyat ve tarih alanında ayrı bir konuma haizdir. İçindeki hikâye örgüleriyle bilgi, tecrübe ve nasihat aktaran meşhur kitap, okunması gereken şark klasikleri arasında yer alır. Titiz bir çalışma ile siz değerli okuyucularımıza sunulan Bahâristân, eğitici ve öğretici yönüyle Osmanlı döneminde oldukça rağbet gören Farsça eserlerden biridir.
Baharistan
BaharistanMolla Câmî · Akçağ Yayınları · 2018200 okunma
142 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
"Molla Cami" müthiş, Baharistan harika. Tam bir başucu kitabı. Şiirler, beyitler, öğütler mükemmel. Ancak tercüme berbat. Bu yüzden alıntı yaparken kararsız kalıyorum. Mutlaka okunmalı. Ama daha iyi bir tercüme bulup okumak lazım kanaatindeyim.
Baharistan
BaharistanMolla Câmî · Akçağ Yayınları · 2018200 okunma

Yazar Hakkında

Molla Câmî
Molla CâmîYazar · 19 kitap
Nuruddin Abdurrahman b. Nizamiddin Ahmed b. Muhammed el-Cami. 23 şaban 817' de (7 Kasım 1414) Horasan'ın Cam şehrinin Harcird kasabasında doğdu. Daha çok Molla Cami unvanıyla tanınır. Birinci divanının mukaddimesinde Câm şehrine nisbetle ve Ahmed-i Namekiyi Cami'nin (ö. 536/ 1141) hatırasına saygısının bir ifadesi olarak Câmi mahlasını aldığını söyler. İsfahan'dan Horasan'a göç eden dedesi Şemseddin Muhammed, burada İmam Muhammed b. Hasan eş-Şeybani (ö. 189/ 805) neslinden gelen birinin kızıyla evlenmiş, bu evlilikten babası Nizameddin Ahmed dünyaya gelmiştir. Câmi ilk tahsiline babasının yanında başladı. Babası Herat'a gidip Nizamiye Medresesi'ne müderris olunca (823/ 1420) öğrenimini orada sürdürdü. Devrinin meşhur âlimlerinden Mevlana Cüneyd-i Usûli'den Arap dili ve edebiyatının temel eserlerini okudu. Ardından Seyyid Şerif el-Cürcani'nin öğrencisi Ali es-Semerkandi ile Teftazani'nin öğrencisi Şehabeddin Muhammed el-Cacermi gibi ünlü bilginlerin derslerine devam etti. Daha sonra Uluğ Bey zamanında büyük bir ilim merkezi haline gelen Semerkant'a giderek orada dokuz yıl kaldı. Uluğ Bey Medresesi'nde Bursalı Kadızade-i Rümi'den (ö. 841/1437) riyaziyyat dersleri aldı. Bu arada Mevlana Fethullah-ı Tebrizi'nin derslerinden de faydalandı. Keskin zekâsı, yeteneği, ilmi meseleleri anlatma gücü ve görüşünü çok açık olarak ortaya koyabilme kabiliyeti sayesinde herkesin hayranlığını kazandı. Kâşifi, Reşahat'ta Câmi'nin tahsiliyle ilgili hayret verici hatıralar nakleder. Ünlü astronomi ve matematik âlimi Ali Kuşçu Herat'a gittiğinde Câmi'ye astronomiyle ilgili zor sorular sormuş, cevabını hemen alınca hayranlığını gizleyememiş, onunla riyazi meseleler üzerinde çalışmalar yapmış ve kendisini takdir etmişti. Genç yaşta döneminin bütün ilimlerine vakıf olmasına rağmen bu ilimler Câmi'yi tatmin etmedi. Semerkant dönüşünde Nakşibendî şeyhlerinden Sa'deddin-i Kaşgari'ye intisap etti. Onun vefatından sonra (860/ 1456) halefi Hace Ubeydullah Ahrar'a bağlandı. Ubeydullah ile birkaç defa görüştü. Ayrıca mektuplaşmak suretiyle kendisiyle devamlı temasta bulundu. Manzum ve mensur eserlerinin çeşitli yerlerinde onu her fırsatta öven Câmi ölümünde de (895/1490) uzunca bir mersiye kaleme aldı. Ubeydullah Ahrar'ın Câmi üzerindeki tesirinin diğer Nakşi şeyhlerinden daha fazla olduğunda şüphe yoktur. Câmi 877'de (1472) hacca gitmek için Herat'tan ayrıldı. Bu yolculuk sırasında Bağdat'ta iken bazı Şiiler Silsiletü'z-zeheb mesnevisinin Ehl-i beyt sevgisiyle ilgili bölümünü tahrif ederek Câmi'nin aleyhinde kullanmak istedilerse de Câmi Ehl-i beyti sevmenin Kur'an'ın emri olduğunu söyledi ve Silsiletü'z-zeheb'in Ehl-i beyt'le ilgili bölümlerini okuyarak muarızlarını susturdu, orada bulunan alimlerin takdirini kazandı. Hac dönüşünde Tebrize gitti. Akkoyunlu Hükümdarı Uzun Hasan'ın Tebriz'de kalmasını istemesine rağmen oradan ayrıldı. 18 Şaban 878 (8 Ocak 1474) tarihinde Herat'a döndü. Burada Sultan Hüseyin Baykara'nın kendisi için yaptırdığı medresede Arap dili ve edebiyatı, hadis ve tefsir dersleri okuttu. 18 Muharrem 898 (9 Kasım 1492) cuma günü Herat'ta vefat etti. Cenazesi, başta Hüseyin Baykara ve Ali Şir Nevai olmak üzere devrin bütün ileri gelenlerinin iştirakiyle kaldırıldı, şeyhi Sa'deddin-i Kaşgari'nin kabrinin yanına defnedildi.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.