Her seferinde böyle mi diyorum bilmem ama ilk kitap beni benden aldı. En sevdiğim şey de şüphesiz yazarın dili, üslubu ve özgünlüğü. Dil konusunda insan haliyle sıradanlaşabiliyor. Bir şekilde kendimizi ortak kelimeler ve ortak kullanım şekillerine kaptırıyoruz ama dili kendine uyarlamayı başaran tanıdığım birkaç yazardan biri Tahereh Mafi de. Öyle olunca çok sevdim.
Konuyu es geçiyorum. Distopya olunca tahmin etmek hayli kolay. Yazarın kendi dokunuşları ve yalnızca esas karakterler üzerinde durmayıp bu durumun halka etkisi vs. noktalara değinmesi bir başka artısı.
Ve aşka bakış açısını çok sevdim. Aşırı korktuğum ve başıma geleceğinden neredeyse emin olduğum bir şey var, 9 puan vermemdeki sebeplerden biri de o. Ama inşallah olmaz. Olsa saçma olmayacak, en acıtan da o. Bunu finalde konuşalım. Son kitabı da böyle aşkla okumak istiyorum.
Ve ve ve... Son olarak, Adam Kent deyip gitmek istiyorum. Efsane karakterlerimden biri olmana ramak kaldı.