Yaşamın amacı et; dahası, yaşamın ta kendisiydi et. Yaşama yine bir başka yaşam can veriyordu. Yasa, ye, yoksa yem olursun! diyordu. Bu yasayı böylesine yalın ve özlü bir biçimde dile getiremiyordu ama üzerinde pek de öyle kafa yormadan, kendiliğinden uyuyordu yasanın buyruklarına.