Çok az lakırdı söylediği için, sevdiği arkadaşları bile kendisini iyice anlayamamışlardı. "Feylesof, bedbin, derviş, sinirli ve ilah..." derlerdi. Fakat hayır, o, sadece bir ümitsizdi! Mektepten çıktıktan sonra okumaya başlamış, okudukça ümidini kaybetmiş, okuyup düşündükçe intiharı kurmuştu; ama -kuvvetli tahsilin neticesi olan- ilm-i fikri ona hâkimdi. "Aceleye lüzum yok. Mademki talihimiz böyle... Bir köşeye çekilip ölümü beklemeli..." demişti.
Mutluluk insanlar için bir haktı. Hak ise kuvvetti. Kuvvetin ise hayatta maddeleşmiş simgesi ancak paraydı. Para ile ne olmazdı? İyi gıda, iyi zaman, iyi mekan, iyi kadın... Her şey, her şey bize para ile gelir, bizden para ile beraber giderdi.
Zavallı eğitimciler, bilmezler ki dünyanın en mükemmel dil öğretmeni aşktır. Yabancı dil için usul kadındır.Çince mi öğrenmek istiyorsun? Hemen bir Çinli kadın bul, sev! Onunla yaşa!