Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bir Başka Açıdan Kadın

Abdurrahman Dilipak

Bir Başka Açıdan Kadın Sözleri ve Alıntıları

Bir Başka Açıdan Kadın sözleri ve alıntılarını, Bir Başka Açıdan Kadın kitap alıntılarını, Bir Başka Açıdan Kadın en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
- Sıcakta başörtüsüne nasıl dayanılır? Cevap kısa ve net.. Kur'an'dan. - «De ki, cehennem ateşinin sıcaklığı daha şiddetlidir.»
Vuslatta insan gerçek Hak yerine, hakkın halifesi ile ödüllendirilir. Çünkü gerçek vuslat, ancak ten elbisesinden kurtulmakla mümkün olacaktır.
Reklam
Osmanlı Döneminde kadınların eğitiminin hiç de geri olmadığını bilmek gerekir. Osmanlı Döneminde İstanbul'da yüksek düzeyde öğrenim veren 13 kız öğrenim kurumu olduğu da hatırlamak gerekir.
Eğer kadının çalışmasına ihtiyaç varsa, kadın bundan kaçamaz. Mesela, kadın doğumunda, ebelik ve tababetinde kadınlara görev düşmektedir. Bu işleri münhasıran kadınların yapması gerekmektedir. Ya da kendi geçimi için zaruret halinde, meşru bir işte ve meşru bir şekilde çalışabilir. Ancak durup dururken, "erkekler çalışıyor," biz niye çalışmayalım, Kadın erkek arası ilişki ekonomik yapının ve üretim ilişkilerinin sonucudur ve kadının ikinci sınıflıktan kurtulabilmesi için çalışması gerekir mantığına müslüman bir kadının katılması mümkün değildir.
Kadınlar, gelişmiş bir çamaşır makinası, bulaşık makinası, ortalığı silip süpüren hamarat bir süpürge ya da robot değildir. Ve kadınlar sadece çocuk doğurmazlar, toplumu doğururlar. Her kadın ve erkek, bir başka kadının eseridir.
Sayfa 115Kitabı okudu
Kadınlar korkunç bir şekilde oyuna getiriliyorlar gibi geliyor bana.. Özgürlük adına kölelik getiriliyor.
Reklam
Hayat iman ve cihaddan ibaretti ve ilk iman eden de ilk şehid olan da birer kadındı...
İslâma yönelik eleştirilerin çoğu, eleştiri sa- hibinin islâm hakkındaki bilgisinin eksikliğinden, yanlışlığından, ya da kasıtlı bir düşmanlıktan kaynaklanmaktadır.
Şeytanın varlığı, bizim için bir inanç konusudur ve din öyle bir şeydir ki, ondan hiç bir şey çıkartılamaz ve ona hiç bir şey eklenemez. Bir bütün olarak kabul edilmesi gerekir. Ona bir şey ekler ya da ondan birşey çıkartırsanız, sadece eklediğiniz ya da çıkarttığınız şey kalır ve diğerleri yok olur.
Haz, hayvâni, şehevi bir duygudur. Onu insanileştiren şey meşru ilişkidir ve bu ilişkiyi anlamlı kılacak olan ahlâktır.
Reklam
Kadın erkeğin himayesine, onun gücüne muhtaçtır. Erkekte kadının sevgisine.. Kadın ya da erkek, bir an için değil, her zaman için birbirine muhtaçtır.
Kadın, ya da erkeğin karşı cinsi inkarı, ya da ona düşmanlık beslemesi, kendini inkar ve insanlığa düşmanlık beslemesi ile eş anlamlı değil mi?.. İşte herşey apaçık ortada. Birbirimize muhtacız ve ancak bir arada, olduğumuz zaman aile denen mutluluk doğuyor. Bunu rekabetin cehennemi bir savaş alanına döndürmek, insanlığa karşı düşmanlık etmekle eş anlamlı değil mi?
İslâm kendinden hiçbir şey çıkartılamayan ve hiçbir şey eklenemeyecek bir bütündür. Reforma muhtaç da değildir. O zamanı ve mekanı kuşatır. Din budur: İslâm ve burada herkes için yaptıklarının, layık olduğu şeylerin tam eksiksiz karşılıkları vardır.
Sayfa 177Kitabı okudu
İslâm toplumundaki kadın-erkek ilişkilerine yönelik eleştirileri ise, özellikle batililardan, ya da batılılaşmış çevrelerden gelen eleştirileri ciddiye almak mümkün değildir. İslam dünyasında, bu gün karşılaşılan aile sorunu, uygulanan batıcı eğitim sisteminin ve kozmapolit, özenti geleneksel ve aile yapısının sonucudur. 1800'lere kadar uzanan süre içindeki aile modeli, batıları kıskandıracak düzeydedir. Hatta bu gün bile, müslümaca yaşayan ailelerde ailenin parçalanması, geçimsizlik gibi durumlar çok nadirdir.
Biz insanız, gerçek olan bu. Allah bizi topraktan yarattı. İnsan olarak eşitiz, ancak hukuk olarak fıtrattan kaynaklanan farklılıklar var. Tıpkı kimilerinin cüce yaratılması, zengin olması gibi. Çocuk ile anası arasındaki farklılık çocuğun kişilik ya da hukuk bakımından geriliğini ifade etmez. Çocuğun anasına bağımlı kılınması, ona sevgi, saygı ile bağlanma şartı, insani açıdan ele alındığında, yaşadığımız dünyanın güzelliklerinden bir güzelliktir.. Kadınların erkeklerin himayesine verilmiş olması da onların ikinci sınıflıklarından değil, fitratları, görevleri ile ilgili bir durumdur. İktidar sahiplerinin, servet sahiplerinin, güç sahiplerinin durumu da böyle. Onlar üstün kişiler değildir. Burada yoğun bir iç içelik sözkonusudur. Erkek çocuk kadın anasına öf bile dememekle yükümlüdür. Ama kadın ana, kocasına sadakat ve bağlılık borcu ile yüklüdür. Erkek ise himaye ile mükelleftir. Bütün bu içiçeliği görüp gözeten, zalimleri cezalandıracak, iyileri mükafatlandıracak bir Allah vardır. Allah gören, bilen, işiten, güç ve kuvvet sahibi olandır. O zalimlerin karşısında, mazlumların koruyucusudur. Bizi imtihan etmektedir. Sabrımızı denemektedir.
100 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.