Bir başımın üzerindeki şemsiyeye bakıyordum, bir de iki saniye öncesine kadar farkında olmadığım, biraz ileride duran arabaya. Nefes alamıyordum. Arkamda durmuş, başımın üzerine tuttuğu şemsiyeyle beni yağmurdan koruyan bedenin varlığının farkındaydım, ancak bir türlü dönüp onunla yüzleşemiyordum.
"Çok ayıp Ayşe! Görüşmeyeli ağzın mı bozuldu senin biraz?"
"Allah'ım! O ses..."