Bir Sel Gibi
Bekir BüyükarkınBir Sel Gibi Gönderileri
Bir Sel Gibi kitaplarını, Bir Sel Gibi sözleri ve alıntılarını, Bir Sel Gibi yazarlarını, Bir Sel Gibi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan denen yaratığın aradığı huzur ve sükûn ancak içinde yaşadığı toplumdan gelir.. Toplum hayatının ters akışı, yönetimle sorumlu kişilerin ahlâk altı çalışmaları ve özel çıkarları bu özlenen mutluluğu sel gibi önüne katıp sonu bilinmeyen bir noktaya sürükler.
Kanımıza göre tarih, hâli değerlendirmek, geleceği aydınlatmak bakımından toplumun başlıca ışığıdır. Bu ışığı biz Türkler, öz tarihimizin tozlu yapraklarını çevirmekle fazlasıyle elde edebiliriz.
Haliç'te birkaç yelkenli kendilerine sığınacak bir yuva ararcasına ilerliyor, karşıdan Galata semti, taştan yapılmış evleriyle başka bir dünyaymış gibi görünüyordu..
Sayfa 291Kitabı okudu
..Hepsinin birleştiği tek bir gaye vardı: Menfaat!..
Sayfa 331 - ÖtükenKitabı okudu
..Akıp giden günlerin boşluğu içinde bir çiviye asılıp kalmış kandil gibiydiler, uzun uzun konuşmak neye yarardı?..
Sayfa 285 - Ötüken - Uluğ ve CumaKitabı okudu
Bir Sel Gibi geçti yıllar 1632-1657
Kitap Dördüncü Murat'ın saltanatı ele alışından (1632) başlayıp Köprülü Mehmet paşa zamanında (1657) bitiyor. bu 25 yıllık bu dönemde kitaptaki kahramanlarımızdan İzzet Çelebi, Uluğ bey ve Cuma'nın müthiş macerasına şahit oluyoruz. Bir bakıyoruz revandayız bir bakıyoruz Bağdat kalesi'ndeyiz. Klasik padişah tipinin son temsilcisi Sultan Murad Han'ın vefatıyla bir an huzur ve refaha kavuşmuş Türk yurdu, liyakatsiz Sultan İbrahim döneminde tekrar kaos ve kargaşaya teslim oluyor. Isparta'da çiftliklerine baskın yedikten sonra türlü çile ve ızdıraplar çeken İzzet Çelebi, Cuma ve Uluğ bey en sonunda Köprülü Mehmet paşa'yı sadrazam yaparak devleti çöküşten kurtarıyor. Son derece akıcı ve müthiş bir macera dolu bir kitap. Sadece Uluğ Bey'in mavili kadınla olan bölümlerini pek beğenmedim ama 
Bekir Büyükarkın her kitabında azda olsa aşk sahnelerine giriyor. Kitab mutlu son ile bitiyor. Ama bir anda bitiyor şaşırıyorsunuz bence biraz daha devam edebilirdi.
Yeniçeri Gülbankı
"Allah Allah illallah...
baş üryan, sine püryan, kılıç al kan, bu meydanda nice başlar kesilir, olmaz hiç soran. Eyvallah; kahrımız, kılıcımız düşmana ziyan, kulluğumuz padişaha âyan. Üçler yediler pîrimiz sultanımız Hacı Bektaş-ı Veli demine, devranına hû diyelim, hûûûû!..."
Sayfa 24 - ÖtükenKitabı okudu
