Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Budhistlerin Kutsal Kitapları

Korhan Kaya

Budhistlerin Kutsal Kitapları Gönderileri

Budhistlerin Kutsal Kitapları kitaplarını, Budhistlerin Kutsal Kitapları sözleri ve alıntılarını, Budhistlerin Kutsal Kitapları yazarlarını, Budhistlerin Kutsal Kitapları yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
buddha a.k.a tyler durden
"Çocukları olan kişi, onların tadını çıkar- malıdır-, sığır sürüleri olan, onlarla mutlu olmalıdır. Bir insanın mutluluğu sadece Upadhi'ye (yeniden doğuma neden olan altyapı, duyumsal varlığımızın elemanları) bağlıdır. Eğer Upadhi yoksa mutluluk da yoktur." 34- Buddha dedi ki: Çocukları olanın, onlar yüzünden derdi vardır. Sığır sürüleri olanın onlar yüzünden derdi vardır. Upadhi denilen şey, sadece kedere neden olur, Upadhi'si olmayan insan asla acı çekmez.
Sayfa 140Kitabı okudu
- Buddha: Ben kimsenin kölesi değilim, amacım Buddhalığa eriş­mektir. Dünyayı gezerim, kimseye hizmet etmem: Bırak gökyüzü istiyorsa yağmur yağdırsın. ... Prangaları kıran boğa gibi; ya da Putilatâ sarmaşığını koparan fil gibi, kırmışım zincirimi, artık bana doğmak yok; Bırak gökyüzü istiyorsa yağmur yağdırsın.
Sayfa 139 - pdfKitabı okudu
Reklam
:D
Bir insanın saçının beyazlaşması onun saygıya değer olduğunu göstermez; onun belki yaşı çok ileridir fakat ona "boş yere yaşlanmış" denir.
Sayfa 113 - pdfKitabı okudu
Bütün isteği Anlatılamayan'a (Nirvanaya) ulaşmak olan, kendi kendini ikna etmiş ve düşünceleri aşk tarafından çelinemeyen kişiye uddhamsoto (akıntıya karşı gelen) denir.
Sayfa 107 - pdfKitabı okudu
90- Yolculuğunun sonuna gelmiş kişi için artık acı yoktur; kederden vazgeçmiş, kendini her yönden özgür kılmış ve bütün engelleri aşmış kişi için acı yoktur. 91- Doğru düşüncelerle kendilerini yetkinleştirirler, evlerinde durmazlar; tıpkı göllerini terk eden kuğular gibi, onlar da evlerini ve yurtlarını terk ederler. 92- Hiçbir zenginliği olmayan, sıradan şeyleri yiyerek yaşayan, boşluktaki kayıtsız şartsız özgürlüğü algılayan insanlar gökteki kuşlara benzerler; onların yollarını aramak çok zordur. 93- Arzuları durdurulmuş, zevk-sefa içinde kaybolmamış, boşluktaki kayıtsız şartsız özgürlüğü algılayan kişi, gökteki kuşlara benzer; onun yolunu anlamak zordur. 94-95- Tanrılar bile imrense, o kişinin duyguları, tıpkı sürücüsü tarafından iyi yönetilen atlar gibi, baskı altına alınmış, gururdan uzak, arzu ve şehvetten kurtulmuştur; o kişi ki görevini tıpkı toprak gibi veya bir kapı eşiği gibi sabırla yapar; o çamursuz bir göle benzer; artık onun için yeni bir doğuş yoktur.
Sayfa 91 - pdfKitabı okudu
Bizim olan herşey düşüncelerimizin sonucundadır; düşüncelerimizde kurulur, düşüncelerimizde oluşur. Eğer bir kimse kötü düşünce ile konuşur veya davranırsa onu, tıpkı kağnı çeken bir öküzü tekerleğin izlemesi gibi, acı izler. 2- Bizim olan herşey düşüncelerimizin sonucımdadır; düşüncelerimizde kurulur, düşüncelerimizde oluşur. Eğer bir kimse temiz düşünce ile konuşur veya davranırsa onu, tıpkı asla ayrılmayacak bir gölge gibi, mutluluk izler. 3- "O beni incitti, o beni dövdü, o beni yendi, o beni soydu" gibi düşünceler besleyen kişi asla nefretten kurtulamaz. 4- "O beni incitti, o beni dövdü, o beni yendi, o beni soydu" gibi düşünceler beslemeyen kişiyi nefret terk eder. 5- Çünkü nefret, hiçbir zaman nefretle yok edilemez-, nefret sevgi ile yok edilir: Bu ölümsüz bir kanundur.
Sayfa 79 - pdfKitabı okudu
Reklam
"Nefret hiçbir zaman nefretle yok edilemez; nefret sevgiyle yok edilir. Bu ölümsüz bir kanundur." "Bu dünyayı bir hava kabarcığı, bir serap gibi düşün; dünyayı böyle gören kişiyi ölüm görmez."
Sayfa 69 - pdfKitabı okudu
Keşişler üç şey gizlice yapılır, açıkça yapılmaz. Nedir o üç şey? Kadınlar gizlice davranır, açık davranmaz ey keşişler. Brahmanların sihirleri gizlidir, açık değildir. Yanlış öğretiler gizlidir açık değildir. îşte Keşişler bu üç şey gizlice yapılır, açık- ça yapılmaz. Keşişler üç şey açıkça parlar, gizli değildir. Nedir o üç şey? Ay, keşişler, açıkça parlar, gizli değildir. Güneş, açıkça parlar, gizli değildir. Buddha'nın kurduğu örgütün dini ve öğretisi açıkça parlar, gizli değildir, işte keşişler, bu üç şey açıkça parlar gizli değildir.
Sayfa 68 - pdfKitabı okudu
Dinsel yaşam, Mâlunkyâputta, dünyanın sonlu veya sonsuz olmasına dayanmaz. Ruh ve bedenin özdeş olmasına da dayanmaz. Dinsel yaşam kutsal kişilerin ölüm den sonra yaşayıp yaşamayacaklarına da dayanmaz; kutsal kişilerin ölümden sonra hem var hem yok veya ne var ne yok olmalarına da dayanmaz. Esas olan bunlar değildir. Esas olan doğum, yaşlılık, ölüm, keder, ağlaşma, sefalet, karamsarlık ve ümitsizliktir; bunun için bunları şimdiki yaşamda söndürmeyi salık veriyorum
Sayfa 61 - pdfKitabı okudu
Buddhizm bugün Avaıpa ve Amerika kıtasına doğnı da yayılmaktadır. Bunun en büyük nedeni, evrensel olmaya en yatkın din olmasıdır. Diğer dinlerin pek çoğunda bir tanrı, bir peygamber ve ağır ibadet biçimleri vardır. Üstelik bunlar, ait olduğu ulusun yerel özelliklerini taşımaktadırlar ve bu yüzden başka dünya uluslarının kendi etnik yapılarına
Sayfa 31 - pdfKitabı okudu
Reklam
Yeniden doğumlara neden olan şey, tutku ve açgözlülüğe bağlı olan susuzluk (tanha)tur, yani a) Cinsel zevklere duyulan susuzluk, b) Var olma ve yaşama susuzluğu,c) Yok olma susuzluğu. Bu öyle bir susuzluktur ki insanı duyu zevklerine, zenginlik ve güce, fikir ve ideallere, teorilere ve inançlara bağımlı kılar. Ailelerin kendi içlerindeki kavgalardan uluslar arasındaki savaşlara kadar her türlü belanın altında yatan gerçek, bu bencil susuzluk isteğidir. Dünyadaki tüm kötülüklerin kaynağı budur.
Sayfa 24 - pdfKitabı okudu
Ama Upanishadlardaki egem en düşünce çok açıktı. Tanrı Bralıma'dır, Brahma ise kişisel ruh yani Atman'dır. Her bireyin içinde bulunan kişisel ruh ile Evrensel ruh aynıdır. Sayısız doğuşlardan sonra, en son ölümle bireysel ruh evrensel ruha karışır. Upanishad düşünürleri bunu tat tvam asi (Sen O'sun) ve aham brahmâsmi (ben Brahma'yım) şeklinde formüle ediyorlardı
Buddhizm bir din midir yoksa bir felsefe sistemi mi? Bazılarına göre birincisidir, bazılarına göre İkincisidir. Bazı kimseler de her ikisi veya hiç birisi olduğunu söylerler. Buddhizm kabaca "Buddha'nın Düşünce Sistemi ve onu izleyenlerin oluşturduğu dinsel düzen"dir. Ama özgün Buddha düşüncesi bir din değil, bir yaşam felsefesidir. Metafizik problemlerle uğraşmaz. Tanrı, ruh, öbür dünya kavramlarının olmaması, Brahmanların kutsal kitapları olan Vedaları doğal bilgi kaynağı olarak saymaması, toplumdaki sınıf ayrılığına karşı çıkması, Brahman tören ve törenciligini hiçe sayması onu Materyalist düşünceye yaklaştırmaktadır. Ancak Buddhizm Madde'yi ilk saymaz. Buddhizm'e göre düşünce ilktir, işte bu noktada Buddhizm idealist bir düşünce biçiminde karşımıza çıkar ve müthiş bir insanlık ideali çizer. Bu durumda onun Materyalizm ile idealizm arasında bir yerde durduğunu söyleyebiliriz.
Sayfa 17 - pdfKitabı okudu
Yerylizündeki dinler içinde en ilginci Buddhizm olsa gerek. Çünkü bütün dinlerin bir tanrısı, aıh inancı, çeşitli kurban biçimleri ve kölecilik anlayışı olmasına rağmen Buddhizm'de tanrı ve Ruh inançları yoktur, kurban sunmak yasaktır ve sınıfsız bir topluma inanılır. Bunlar, Buddhistlerin Kutsal Kitaplarında yazılıdır...
Sayfa 7 - pdfKitabı okudu
193 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.