Oldukça sade bir anlatımı var. O kadar zor kitaplar okudum ki bu kitabın çocuklara hitap edebileceğini düşündürdü bana. Fakat içimdeki çocuk bu kitabın yarım bırakılmasına tahammül edemezdi. İçimdeki çocuk okudu bi nevi "ben" değil.
Bülbülü Öldürmek günahtır, bülbüller neşeli kuştur insana bir zararı yoktur. Fakat bu insanoğlunun kendine zarar vermeyen bir varlığa zarar vermeyeceği anlamını taşımaz. Beyazın, siyah lekelerle artık siyahtan daha siyah olduğu bir dünyada, masum bir kızın anıları ne kadar masum olsa da insanın hırsı ve zehri dünyayı ve bu anıları lekelemekten öteye gitmektedir. Okuyucuyu sürükleyen roman ileri düzey İngilizce bilmeyen kişiler tarafından da orjinal dilinde rahatlıkla okunabilir.
Pulitzer ödüllü bu kitabı yazan yazar Harper Lee'ye hayran kaldım.... Başka kitap yazmaması büyük kayıp. Küçük bir kızın ağzından olayları anlatmasına rağmen gayet kaliteli, esprili bir üslup kullanmış dilinde.... Kitap ABD de siyah-beyaz ayrımını,sırf siyahi olduğu için bir insana yapılan haksızlığı ana temasında işliyor... Avukat bir baba ve çok sevdiği bir erkek kardeşle bir kasabada yaşamları, dürüst bir hukukçu babanın mücadelesi çok güzel anlatılmış.Kitabı çok beğendim.
Kitap bana ''Yeşil Yol'' filmini hatırlattı. Siyahlar ile beyazlar arasındaki mücadeleyi anlatmasının çok ötesinde ciddi sorgulamalar olan bir kitap. Üstelik yazarın bunu bir çocuğun bakış açısından yapması ustalığını göstermeye yeter sanırım. Yıllardır yazarın neden tek kitabı olduğunu düşünür dururdum. Fakat kasım ayında Türkçeye kazandırılacak diğer kitabının bu kitabın devamı olacağını duymak da ayrı bir heyecan. Scout'un maceralarını merakla bekliyorum.
