"İnsan babasını son defa ne zaman göreceğini, karısını en son ne zaman öpeceğini ya da küçük kardeşiyle en son ne zaman oynayacağını bilemiyor ama son sefer daima oluyor. Her sonu hatırlarsanız yas tutmayı bırakamazsınız."
İnsan babasını son defa ne zaman göreceğini, karısını en son ne zaman öpeceğini ya da küçük kardeşiyle en son ne zaman oynayacağını bilemiyor ama son sefer daima oluyor. Her sonu hatırlasanız yas tutmayı bırakamazsınız.
Köpeğinizin sokağa etmesine izin verilmiyor ama başkalarının yüzüne kanser yapıcıları üflemekte sakınca yok. Tiryakiler bir ara kendilerini toplumsal sözleşmelerden muaf tutmayı becermişler.
Çocukluk,tüm dünyaymışçasına kalıcı gelir ve derken günün birinde biter;kendinizi,herşeyin geçiciliğine şaşarak babanızın mezarına toprak atarken bulursunuz.
İnsan babasını son defa ne zaman göreceğini, karısını en son ne zaman öpeceğini ya da küçük kardeşiyle en son ne zaman oynayacağını bilemiyor ama son sefer daima oluyor. Her sonu hatırlarsanız yas tutmayı bırakamazsınız.
"Çocukluk, tüm dünyaymışçasına kalıcı gelir ve derken günün birinde biter; kendinizi, her şeyin geçiciliğine şaşarak babanızın mezarına toprak atarken bulursunuz."
"Ama o Jen ve eskiden aşkların en safının bulunduğu yerde artık öfke ve dargınlıkla dolu bir yılan çukuru ve her şeyin toplamından daha fazla ıstırap veren karanlık, çarpık bir aşk var."
"Çocuklarını büyütmüş, konut kredilerini bitirmiştir ve altın yıllarını birbirlerini gömerek, bu tip evlerde, elde kahve ve kuru pastayla acımasızca azalan sayılarının hesabını tutarak geçirecekler."