Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Büyük Kaşifler - Magellan ve Güney Amerika

Colin Hynson

Büyük Kaşifler - Magellan ve Güney Amerika Gönderileri

Büyük Kaşifler - Magellan ve Güney Amerika kitaplarını, Büyük Kaşifler - Magellan ve Güney Amerika sözleri ve alıntılarını, Büyük Kaşifler - Magellan ve Güney Amerika yazarlarını, Büyük Kaşifler - Magellan ve Güney Amerika yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Deniz yolculukları
Uzun yolculuklara çıkan denizcilerin karşılaştığı sorunların en başında iskorbüt hastalığı gelmekteydi. Genellikle öldürücü olan bu hastalık taze meyve ve sebzelerden alman C vitamini eksikliği yüzünden meydana gelirdi. Taze yiyecekler kâşiflerin gemilerinde çok uzun zaman dayanmazdı. Denizciler çok fazla yorulur, diş etleri ve kafa derileri kanamaya başlardı. Ancak 1795’te Britanyalılar, denizcilerine meyve suyu vermeye başladıklarında bu sorun da ortadan kaybolmaya başladı.
FRANCİSCO DE ORELLANA
Orellana, Amazon Nehri’ni keşfeden ilk Avrupalıydı. Orellana, Güney Amerika’nın içlerine yapılan bir keşifte Amazon’u buldu ve sekiz ay boyunca üzerinde yolculuk etti. En sonunda da Atlas Okyanusu’na çıktı. Sonra Ispanya’ya döndü.
Reklam
GDO
Mısır,tatlı patatesle birlikte Güney ve Orta Amerika’nın en önemli ürünlerinden bir tanesiydi. Aztekler mısırı ezerek un haline getirirler, daha sonra bu undan pide yapıp çeşitli sebzelerle doldurarak ya da sararak yerlerdi. İnkalar da mısırı “capia” adı verdikleri bir çeşit lapa yaparken kullanırlardı.ABD şu anda dünya mısır üretiminin neredeyse yarısını gerçekleştiriyor.
CEVİZ VE YER FISTIĞI
Artık dünyanın çeşitli yerlerinde yetiştirilen birçok sebze, örneğin fındık, tatlı patates ve yer fıstığı, aslında Orta ve Güney Amerika’dan gelmiştir. Güney Amerika’nın yerli ürünü olan yer fıstığı, Afrika’ya ilk olarak Avrupalı kâşifler tarafından tanıtıldı. Daha sonra köle ticaretiyle birlikte Kuzey Amerika’ya ulaştı. Artık Hindistan’dan Nijerya’ya ve Birleşik Devletlere kadar her yerde yetiştiriliyor. Tatlı patates yine orta Amerika’nın yerli ürünüydü ve Azteklerin önemli yiyeceklerinden bir tanesiydi. Andlarda da bulunmuştu. 16. yüzyılda Avrupa’ya götürüldü ve buradan da Asya’ya yayıldı.
İspanyollar ve Portekizliler işgal ettikleri yerleri bütünüyle yağmaladılar ve yok ettiler.Meksika’nın nüfusu 1519’da tahminen 25 milyondu. Bu miktar, 1580’e gelindiğinde hastalıklar ve cinayetler yüzünden neredeyse 2 milyona düştü.
FİDYE OLARAK ALTIN
Atahualpa tutsak alındıktan sonra İspanyollara büyükçe bir odayı dolduracak kadar altın verirse serbest kalacağını düşünüyordu. Pizarro onu serbest bırakmayı kabul etti. Atahualpa da tapınaklar ve saraylardaki bütün altınların toplanması emrini verdi. 7 ton altın toplandı ve eritildi.
Reklam
Her zamanki gibi dinlerle kontrol etmeye çalışıyorlar
İspanyollar Aztekleri baskı altında tutmak için kullandıkları yöntemleri İnkalarla yaptıkları mücadelede de kullandılar. İnka hükümdarı Atahualpa İspanyolları krallığına davet etti ve onlarla Cajamarca şehrinde buluştu.Ona verilen İncil’i bir kenara fırlattı. İspanyol askerler bunun üzerine onu yakaladı ve Atahualpa'nın yanındakilere saldırdı.
Avrupalılar gittiği yeri kurutmuş
İnkalar İspanyollarla karşılaştıkları sırada 12 milyonluk bir nüfusu ve güneyden kuzeye 4.000 kilometrelik bir alanı denetim altında bulunduruyorlardı. Bu çağda İnkaların atları ya da tekerlekli araçları olmadığı düşünülecek olursa, böyle bir imparatorluk kurmalarının olağanüstü bir başarı olduğu düşünülebilir.
Biyolojik savaşın önemi
Her şey bittiğinde, İspanyolların Aztekleri yenmesini sağlayan şey silahları olmamıştı. Avrupa’dan gelen çiçek hastalığı salgını şehre büyük bir hızla yayıldı ve birçok kişi daha kuşatma başlamadan önce hayatını kaybetti.
İnsan kurban ederlerdi
Aztekler tapınaklarını çok yüksek bir piramiı üzerine inşa ederlerdi. Tapınaklar dinsel törenler ve kurban etme törenleri için kullanılırdı. Kurban etme törenleri giriş bölümünde yapılır, kurbanların kanları ve organları merdivenlerden aşağı doğru süpürülürdü.
Reklam
Çevirmen Marina
Yucatan’a vardıktan kısa bir süre sonra Cortes’e yöre insanları tarafından köleler hediye edildi. Bu kölelerden bir tanesi İspanyolların Marina adı verdiği bir kadındı. Bölgeyi çok iyi bilmesi ve yerel Maya diliyle Azteklerin dili olan Nahuatl’ı konuşabilmesi onu Cortes için paha biçilmez bir duruma getirmişti. Ancak yine de Azteklerle konuşabilmesi için Maya dilini bilen bir Ispanyol’a ihtiyaç duyuyordu.
MAGELLAN’IN ÖLÜMÜ
Cilapulapu, Filipinlerde bulunan ve İspanyol egemenliğini kabul etmeyen adalardan biriydi. Magellan ve altmış silahlı adamı 27 Nisan 1521’de isyanı bastırmaya çalıştılar. Yapılan savaşta bir mızrak Magellan’a isabet etti ve sonra baltalarla öldürüldü.
Üç aylık yolculuk mürettebatı çok zor durumda bıraktı. Bisküvileri bozulmuştu. Su, birçoğunun içemeyeceği kadar kötüleşmişti. Tahta tozlan, fare ve deri parçaları yemek zorunda kalmışlardı. Birçoğu iskorbüte yakalandı ve 29 kişi öldü.
Penguen etine bayılırım
Magellan ve adamları diğer Avrupalılara göre daha güneye indiler ve çok farklı yaratıklar gördüler. Yemek için fok ve penguen yakaladılar.Pigafetta foklara “deniz kurtları" dedi ve penguenleri de kaz sandı. Güncesine şöyle yazmıştı: “Bu kazlar siyah renkte... ve uçmuyorlar, balıkla besleniyorlar. Karganınkine benzeyen gagalan var.
Magellan usturlaplarla beraber yanma yirmi bir tane de sekstant almıştı. Bunlar Güneş ya da yıldızlarla, ufuk arasındaki açıyı ölçmeye yarar ve kullanıcıya enlemsel pozisyonunu gösterirdi. Magellan yanma değişik enlemlerde Güneşin’in pozisyonunu gösteren birtakım masalar da almıştı. Böylece bulunduğu yeri daha doğru bir biçimde hesaplayabiliyordu.