Çağlayanlar
Ahmet Hikmet MüftüoğluÇağlayanlar Gönderileri
Çağlayanlar kitaplarını, Çağlayanlar sözleri ve alıntılarını, Çağlayanlar yazarlarını, Çağlayanlar yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Memleket düşünülmemekten, unutulmaktan,ihmâl olunmaktan bıktı. Ona itimat ettiğinizi,onu saydığınızı,ona güvendiğinizi âlem duysun... Sanatlarıyla,mûsikisiyle,raksıyla,edebiyatıyla, güzellikleriyle onu âlem görsün.Cananınızı bırakıp da ellerin peşinde dolaşmayınız, gönlünüzde sevgilinizin aşkı, kolunuzda sevgilinizin bilekleri olsun!.."
Sayfa 36 - Kömen YayınlarıKitabı okudu
Senin için ben ağlarım.
Benim için kim ağlasın ?
- Ne yapabiliriz.
- Çanakkale'de ölebiliriz.
- Bundan ne olur?
- Analarımızdan evvel kendimizi çiğnetmiş oluruz. Ben gidiyorum.
Her satır bir hançer, her nokta bir kurşun gibi beynime saplanıyordu.
Bu vatan ya senindir ya kimsenin...
Sıra Saygı
Türklere göre ademoğlu dam gölgesinde doğar, gök altında ölürdü... Bir kimsenin değeri ilk önce gücüyle, sonra silahıyla beli olurdu.
Türkler babalarından, analarından çok ulularını sayarlar, severlerdi. Altın Ordu'da kanun, ''yasak'' [kural] iki kelimeden ibaretti.
Sıra, saygı!
Herkes sırasını, haddini, yerini bilecek, herkes büyüğünü tanıyacak, sayacak.. İşte o kadar... Bu iki kelimecik milyonlarca halkı idareye yeterdi:
Sıra, saygı!
Senin için ben ağlarım
Benim için kim ağlasın
Evet, bu zavallı vatanın yarasını kanatan sizsiniz. Sizin gibi onu beğenmeyenler, ona güvenmeyenler, hep onun kusurunu gören sevgilileri.
Bu memleketin güzelliklerine görmeyerek bakıyorsunuz, şiirlerini anlamayarak dinliyorsunuz .
Ben baharımı mezarımda açılacak dikenlerde görüyorum.
