Can Yoldaşı Hz. Ebu Bekir Hayatı- Ahlakı

Abdullah Kara

Can Yoldaşı Hz. Ebu Bekir Hayatı- Ahlakı Sözleri ve Alıntıları

Can Yoldaşı Hz. Ebu Bekir Hayatı- Ahlakı sözleri ve alıntılarını, Can Yoldaşı Hz. Ebu Bekir Hayatı- Ahlakı kitap alıntılarını, Can Yoldaşı Hz. Ebu Bekir Hayatı- Ahlakı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sevgi paylaşmaktı, hayatı ve ötesini.. Sevgi paylaşmaktı, acı ve tatlı anıları.. Sevgi paylaşmaktı, duygu ve düşünceleri Sevgi paylaşmaktı, endişeleri ve korkuları Sevgi paylaşmaktı, sevgilinin kalbindeki neşeyi, hüznü, kederi ve korkuyu.. Onunla gülüp onunla ağlayabilmek, yeri geldiğinde bunun da ötesine gidebilmekti.
Sana teslim olmuş bir kul olarak canımı al ve beni iyilerin arasına kat.
Reklam
Gören göz, duyan kulak değil, kalptir.
- Ya Resûlallah! Yaşlandığınızı görüyorum, dedi - Beni Hûd, Vâkıa, Mürselât, Nebe ve Tekvir süreleri ihtiyarlattı.
"Ben benliğimden geçtim gözüm hicabın açtım Dost vaslına ulaştım gümanım yağma olsun Benden benliğim gitti hep mülkümü dost tuttu La mekan kavmi oldum mekanım yağma olsun" YUNUS EMRE
"Memleketimiz ve fani hallerimiz iğreti, nefeslerimiz sayılı ve ihmalimiz de vardır. Dünya geçip gitmekte, ondaki hâllerimiz ariyet durumda, alıp verdiğimiz soluklar sayılı, tembelliğimiz de açıkça ortada. Şu halde fani olan şu memleketi imar etmek, bilgisizlikten ariyet olan hallerimize itimat etmek, budalalıktan sayılı nefeslere gönlü alıştırmak, gafletten tembelliğe din adını koymak aldanıştandır."
Sayfa 285 - Siyer YayınlarıKitabı okudu
Vesveseden kurtulmak için reçete :
Bir gün Mescid-i Nebevî'ye giren Hz. Ömer bir kenarda oturan Hz. Osman'a selam verdi. Ancak cevap alamadı. Bu duru- ma üzüldü mescitten çıkarak Halife'nin yanına gitti. Aklı arkadaşının tavrındaydı. Bir çözüm bulurum ümidiyle: - Biraz önce Osman'a uğradım. Selam verdim selamımı almadı, diyerek üzüntüsünü paylaştı. Hz. Ebû Bekir onun nerede olduğunu sorunca Mescid-i Nebevi'de olduğunu söyledi. Hz. Ebû Bekir: - Zan ile hüküm vermektense kalk yanına gidip ne olduğunu öğrenelim, deyince birlikte Mescid-i Nebevi'ye gittiler. Selam verip Hz. Osman'ın yanına oturdular. Halife doğrudan söze girdi. Kardeşinin selamını almana engel olan şey nedir, diye sordu. Özür dileyen Hz. Osman: - Vallahi nefsimle uğraşmaktan farkına varmadım, deyince Hz. Ebû Bekir ona nefsini meşgul eden şeyi sordu. Hz. Osman: - Nefsimle baş başa kaldığımda kalbime dile getirmek istemediğim şeyler getiriyor. Ah şimdi Allah Resûlü olsaydı da kendisine beni bu şeytanın elinden kurtaracak çareyi sorsaydım, diye dert yanınca Halife: - Bir zamanlar bende aynı konudan muzdarip olmuştum. Allah Resûlü'ne giderek bu hâlden nasıl kurtulacağımı sordum. Bana 'Benim size ölmek üzere olduğunuzda söylemenizi emrettiğim bir söz (La ilahe illallah) vardı. Onu söylediğinizde vesveselerden kurtulursunuz.' buyurdu. Onu söyleyince nefsim beni rahat bıraktı, dedi.
Reklam
316 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.