Sayfa Sayısına Göre Cemre Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Cemre sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Cemre kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
ŞİİRLERİMİN ELFÂZ VE MUHTEVÂSINA BAKARAK BENİ, MEZAR TAŞLARINDA ÖTEN BİR BÜLBÜL SANMAMALIDIR!... ZİRA BENİM ASIL MUHÂTAPLARIM ÜZERLERİNDE CUMHURİYET TAHRİBATINDAN -AZ VEYA ÇOK- MUTLAKA BİR İZ TAŞIMAKTA OLAN BUGÜNKÜ MÜSLÜMANLARDAN ZİYÂDE YENİDEN DİRİLİŞ VE UYANIŞI TEMSİL EDECEK OLAN YARINKİ KARDEŞLERİMİZDİR!... NÂÇİZ KALEMİM DE ÜMİD DOLU GÖNLÜM GİBİ ONLARA AKORTLUDUR!.
Sayfa 6 - SEBİL YAYINEVİKitabı okudu
HER İNSAN GİBİ BEN DE BİR KEMANA BENZERİM. İÇİNDE MÜMKÜN VE MUHTEMEL BÜTÜN NAĞMELERİN MEKNÛZ BULUNDUĞU BİR KEMANA!.. NASIL BİR KEMANDAN ONU ÇALANLAR İSTİDAD VE İSTİHKAKLARINA GÖRE BİR SADA ÇIKARIRLARSA MUHÂTAPLARIM DA BENİM KARŞIMDA AYNI DURUMDADIR. ŞİMDİLİK EKSERİYETİ MEÇHÛL OLAN MUHÂTAPLARIMIN BENDEN ŞİİR VÂDİSİNDE ÇIKARABİLDİKLERİ BUNLAR OLDU!.. ESER BENİM DEĞİL, MÂNEVÎ KABLOLARLA MURTABİT OLDUĞUM MÂLUM VE MEÇHÛL BÜTÜN DOSTLARIMINDIR!...
Sayfa 7 - SEBİL YAYINEVİKitabı okudu
Reklam
Aslında Türkiye'deki harf değişikliğinin hedefi de bizzat Kur’ân- ı Kerimidir. Düşmanlık O'nadir! Harb O'nunladır ve O ' feyyâz kaynağın hakikatlerine ma'kes (aksettiği yer) olan “İslâmî Kültürdedir. O'nunla irtibâtı kesmek içindir!. Şu gâye kavranınca, ne yapmak lâzım geldiği de kendiliğinden anlaşılır sanırım.
Sayfa 13
Kur'an alfabesi öteden beri söylenegeldiği gibi "arap harfleri değil, İslâm harfleridir. Bence böyle yâdedilmelidir. Zira Araplardan çıkmış olsa da, İslâm tarihi boyunca onlara münhasır kalmamış bütün müslümanlarca benimsenmiş, müşterek İslâm kültürünün bindörtyüzyıllık eşsiz âbideleri bu yazıyla vücûda getirilmiştir. Müslüman milletler ailesinden sâdece Türkiye, kasıtlı olarak bu alfabeden uzaklaştırılmışsa da ekseriyete itibâr olunarak Kur'an okumak için yegane vâsıta olan bu alfabeyi müslümanların müşterek mali telâkki eylemek ve "İslâm Harfleri" diye yâdeylemek -bence- daha doğrudur. Aslında Türkiye'deki harf değişikliğinin hedefi de bizzat Kur'ân-ı Kerîm'dir. Düşmanlık O'nadır! Harb, O'nunladır! O'nunla ve O feyyâz kaynağın hakikatlerine ma'kes (aksettiği yer) olan “İslâmî Kültür"edir. O'nunla irtibâtı kesmek içindir!. Şu gâye kavranınca, ne yapmak lâzım geldiği de kendiliğinden anlaşılır sanırım.
Sayfa 13 - SEBİL YAYINEVİ / 4. dipnotKitabı okudu
O zamanlar ilkmektep muallimlerine hem halk hem de talebeleler "Hocam!.." diye hitâb ederlerdi. Muallimelere ise "Hocahanım" denirdi. Lisede bu "Hocam" tâbiri "Muallim Bey"e inkılâb ediyor, muallimeler ise yine "Hocahanım" diye anılıyordu. Kendilerine hitab da bu tarzda idi. Henüz piç ve asâletsiz "öğretmen" kelimesi ortalıkta yoktu. Ekseriyeti dine karşı olan muallim ve muallimeler de, bu tarz hitab ve anılmaya karşı çıkmazlardı. Tıpkı bugün bazı materyalist ve komünistlerin "maşâallah!.."lı, "inşaâllah!.."lı konuşmaları gibi.
Sayfa 14 - SEBİL YAYINEVİ / 6. dipnotKitabı okudu
Kur'an okumak ve okutmak o gün en büyük cürümdü. Henüz ilkmektebe gitmeden mahallemizde Kur'an okutan bir hanım hocadan ders almaya başlamıştım ki, jandarmalar burasını bastılar. Kadıncağızın çok yaşlı olması ve baskını tertipleyenlerin de mahalli kimselerden bulunması sebebiyle, adlî tâkibâta geçilmemişti. Fakat kendisine bu işe devam etmemesi hususunda sıkı sıkı tembihlerde bulunulmuştu. Bu sûretle mektebe başladığımda Kur'an öğrenme faaliyetim yarıda kalmıştı. İlk hatmi tamamlıyamamıştım. Bunu tamamlamam husûsunda annemin diğer bir hoca hanıma vâki ricâları sebebiyle mektepten sonra kendisine uğruyor ve kısa bir ders alıyordum. Ancak bu hususun gizli tutulması için bana sıkı sıkıya tembihte bulunmuşlardı. O derecede ki; mektepten sonra Kur'an hocasına ugrayarak ders aldığımı, sınıf arkadaşlarım bile bilmezlerdi. Bu sıkıntılı şartlar altında ancak bir-iki hatim indirebilecek kadar mesafe kat' edebildim.
Sayfa 14 - SEBİL YAYINEVİ / 7. dipnotKitabı okudu
Reklam
89 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.