şu zavallı aptal ömrünü şu enayi, boşuna ömrünü yaşayıp sürdürebilsin diye, ta ki bir başka enayi, boşuna ömür; ondan sonra bir başka enayi, boşuna ömür; sonra bir enayi, boşuna ömür daha...
“zaten bir ev ki içinde bir sakat ve sınırsız gurur vardır, hastanın kendisinden başlayarak herkes bu sakatlığı bilmezmiş gibi yapar, daha da iyisi, karşısındakinin bildiğini bilmezmiş gibi yapar herkes”