Aradaki bu uzaklığın artık aşılamaz olduğuna inanıyorum. Bu oğlanların benim için kutsal olan her şeyi reddetmeleri, o kadar da kötü değil gerçi. Kötü olan, bunları nasıl reddettikleri, başka bir ifadeyle: Ne olduklarını bilmeden. Ama en kötüsü de, onların bu şeyleri hiç öğrenmek istememeleri! Düşünmenin her türlüsünden nefret ediyorlar. İnsanları umursamıyorlar, onlardan vazgeçmişler. Makine olmak istiyorlar: Vidalar, çarklar, pistonlar, zincirler. Fakat makinelerden ziyade mühimmat olmayı tercih ederlerdi: Bombalar, şarapneller, mermiler. Herhangi bir savaş meydanında telef olmayı ne çok isterlerdi! Bir şehit anıtının üzerinde adlarının yazması, ergenliklerini süsleyen tek hayal. Fakat bir dakika Ölmeye her an gönüllü ve hazır olma hali, büyük bir erdem değil mi? Kesinlikle, mücadele haklı bir dava uğruna veriliyorsa eğer ... Burada mesele nedir?